Çocuk Eğitiminde Ödül ve Ceza, Düşünce, Elif MERT

Çocuk Eğitiminde Ödül ve Ceza yazısını ve Elif MERT yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemizden okuyabilirsiniz.

Çocuk Eğitiminde Ödül ve Ceza

18.08.2021 09:00 - Elif MERT
Çocuk Eğitiminde Ödül ve Ceza

Mutlu, başarılı, sorumluluk sahibi ve özgüvenli bir çocuk yetiştirmek için anne, babalara, öğretmenlere ve eğitimcilere kılavuz niteliğinde bir kitaptan bahsetmek istiyorum.

Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat tarafından yazılarak eğitim dünyasında iz bırakan "Beni Ödülle Cezalandırma" isimli kitabı mutlu ve başarılı bir çocuğun nasıl yetiştirileceği konusunda eğitimci ve ebeveynlere rehber oluyor.

Kitap iki kısımdan oluşmaktadır. On altı bölümden oluşan ilk kısımda, ödülün etkileri anlatılmaktadır. Beş bölümden oluşan ikinci kısımda ise, ödül vermek yerine ne yapılması gerektiği anlatılmaktadır. Bölüm sonlarında maddeler halinde özetler de yer almaktadır. Bu özetler hem konunun pekişmesini sağlamakta, hem de önemli noktalara dikkat çekmektedir. Konu anlatımları arasında ve bölüm sonlarında sorulan sorular anlatımı çeşitlendirirken okurun dikkatini canlı tutmakta ve konuların devamına dair okurda merak uyandırmaktadır.
Davranışsal ekolün yöntemlerden biri olan "ödüllendirme" anlayışının çocuk yetiştirmek için uygun bir yöntem olmadığından bahsediyor kitap.

Çocuk davranışlarını yönetmek için davranışçılığı kullanıyorsanız, sadece ödül yöntemini kullanıyorum demek zordur. Ödülün olduğu yerde ceza da vardır. Bu davranışçı yapı, ne aile içinde ne de okullarda kullanılmaması gereken çok eski bir yöntemdir. Sıkça belirtildiği üzere, davranışçı yöntemin kullanılması kişilerin dışardan yönetilmesi üzerinedir. İstenen davranışlar ödül ile istenilmeyen davranışlar ise ceza ile pekiştirilir. Oysaki çocukların düşünme becerilerinin gelişimini destekleyerek akıl yürütme yoluyla davranışlarını yönetme ve davranışlarının sorumluluğunu almalarını istemekteyiz.

Sürekli ödül vererek çocuğu neden motive edemeyiz? Çocuğa ödülle iş yaptırdığımız an, çocuk heyecanlanır ve ödül için o işi yapar. Ama o ödüle kısa bir süre sonra alışır. İş yaptırmak için bu sefer daha büyük bir ödül vermeniz gerekir. Örneğin, sınıfı geçince tablet alırsanız, seneye daha büyük bir ödül almanız gerekir. Bunun da sonu yoktur. Bunun izdüşümlerini gerçek hayatta da bulmak mümkün. Piyangodan büyük ikramiye kazanan kişiler ikramiyeyi kazandıktan hemen sonra çok mutlu olur. Ama bir süre sonra mutluluk seviyeleri ikramiyeyi kazanmadan önceki seviyeye döner. Neden? Çünkü insanlar sahip olduklarına hemen alışır. İnsanların sahip oldukları şeylere alışıp, o şeylerden daha az keyif almalarına, psikologlar "hedonistik adaptasyon" diyor. Anaokulunda çocuklara bir iş yapınca ya da iyi davranınca ödül olarak yıldız veya kurdele veriliyor; ama bir süre sonra çocuklar bunlara alışıyor, yıldız veya kurdele onları motive etmiyor.

Dr. Bolat'a göre de bu ödül sistemi sürdürülebilir bir motivasyon kaynağı olamaz. Ödül; kişiye dış kaynaklı bir mutluluk sağlar ve yapılan araştırmalar gösteriyor ki dış kaynaklı mutluluklar uzun süreli, destekleyici mutluluklar değildir. Kişinin gerçek yaşamda mutlu olması için iç kaynaklı mutluluklara sahip olması gerekir. Tabletle fazladan zaman geçirme, istediği oyuncağa sahip olma, istediği kadar abur cubur yemek, çocuğu sadece o an mutlu hissettirecek şeylerdir. Oysa problemin asıl kaynağını bulup onu çözmek ve çocuğun hiçbir dış kaynaklı ödül olmadan zevk alarak bir şeyleri yapması onda iç kaynaklı mutluluklar oluşturacaktır. Çocuk, ödül olmadan kendi sorumluluklarını yerine getirdiği zaman sorumluluk bilincini geliştirir, yaptığı işi benimser ve sever.

Ödül Yerine Ne Yapmalı?


Koşulsuz ebeveynlik prensibini uygulamak çok önemlidir. Ödül vermek yerine kök sorunu çözmek gerekir. Ailenin ihtiyaçları değil, çocuğun ihtiyaçları ön planda olmalıdır. Çocukla bir sorun yaşıyorsak, yapılması gereken çocuğu değil kendimizi değiştirmektir. Bu değişim, sadece davranış düzeyinde değil, düşünce düzeyinde olmalıdır. Önemli olan çocukta davranışı belirleyen temel bir değerler sistemi oluşturmaktır. Bu da kontrol mekanizmaları ile değil, model alınarak oluşturulur. Çocuklar söylenenleri değil, gözlemlediklerini yaparlar. Aslında çocuk ailesinde gördüğü, ailenin de kendisinin farkında olmadığı bir tutumu sergiliyor olabilir. Aile ödül vermek yerine, kendini analiz ettiği ve çocuğuyla etkinlik yaptığı zaman, çoğu sorun çözülür. Çocukla gerçek ilişki kurmak, onun gelişiminden çok daha önemlidir. İlişkisi zayıf olan çocuk, başarılı olsa da mutlu ve huzurlu olmakta zorlanır.

Gerçek ilişkinin temelinde güven, saygı ve anlayış, yapay ilişkinin temelinde kontrol vardır. Yapay ilişki "Nasıl yaptırabilirim?", gerçek ilişki " Nasıl anlayabilirim ve yardımcı olurum?" sorusunu sorar. Gerçek ilişki kurma konusunda, Dr. Bolat harika bir yöntem sunuyor okurlarına. Şiddetsiz iletişimin mimarı, Marshall Rosenberg'den esinlenerek dört adımlı bir yöntemden bahsediyor. Bu yöntemin adı: PİDE. (Perspektif-İhtiyaç-Duygu-Emek). İlk olarak çocuğun bakış açısını anlamak gerekir çünkü ona göre her davranışı çok mantıklıdır. İkinci olarak onun ihtiyacını anlamak gerekir. Üçüncü olarak ihtiyacın temelindeki duyguyu keşfetmek gerekir. Bunları yaptıktan sonra da son olarak çocukla ilişki kurarak beraber çözüm üretilir.

Ödülle çocuğu motive etmek yerine ona sorumluluk kazandırmak gerekir. Bu durumda zaten çocuk, sorumluluğunu bilir ve kontrol edilmesine gerek kalmaz. Sorumluluk kazandırmanın temelinde de demokratik aile olmak gerekir. Demokratik aile hem çocuğuna bir düzen sunar hem de özerlik verir. Bunu yapmanın da üç temel adımı vardır. İlk önce evde kurallar ve rutinler yoluyla düzen kurulacak, daha sonra da bu düzen içinde çocuğa seçme hakkı verilecek. Çocuk kurallara uymazsa ödül ya da ceza olmayacak, problemin temeli anlaşılıp çözülecek. Problemi çözme sorumluluğu ailenin rehberliğinde çocuğun olacak. Problemi çözmek mümkün değilse, çocuktan kurala uyması istenecek, ama bu durumda onun duygusu onaylanacak.

Dr. Bolat, çocuk eğitiminde kullanılan ve artık farkında bile olmayıp hayatımızın her alanında aktif olan yetiştirme tekniklerine eleştirel bir bakış açısı ile yaklaşarak bakış açınızı değiştirmenize ve geleneksel alışkanlıklarınızı bir kenara koymanızı sağlayacak etkileyici bir eser sunuyor. Sadece eğitimci ve ebeveynlere değil, kendi hayatında ilişkilerini dengeli bir şekilde yürütmek isteyen herkesin istifade edebileceği bu eğitici kitabı öneriyor ve hayatınıza değer katmasını diliyorum.

Özgür Bolat Hakkında

Dr. Özgür BOLAT, Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nden mezun oldu. Fulbright ve Türk Eğitim Vakfı bursu ile Harvard Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde yüksek lisans yaptı. Türkiye'ye dönüşünde Boğaziçi Üniversitesi'nde iki yıl öğretim görevliliği yaptı. Doktora derecesini Cambridge Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nden aldı. 2007-2008 yılını MIT Sloan School of Management'ta liderlik alanında doktora dersleri alarak ve araştırma yaparak geçirdi. Kurmuş olduğu Anne Baba Okulu ile ebeveynlere mutlu ve başarılı çocuk yetiştirmenin prensiplerini anlatırken, Parentwiser mobil uygulaması ile de ülkemize Kişiye Özgü Çocuk Yetiştirme Rehberini kazandırmıştır.

Özgür Bolat, Beni Ödülle Cezalandırma, Doğan Kitap, 247 sayfa


Yazar: Elif MERT - Yayın Tarihi: 18.08.2021 09:00 - Güncelleme Tarihi: 18.08.2022 12:19
1323

Elif MERT Hakkında

Elif MERT

Üç kuşak İstanbullu bir aileden geliyor. Eğitim hayatını İstanbul’da tamamladı. Marmara Üniversitesi Fransız Dili ve Eğitimi Bölümü mezunu. Kısa bir dönem Saint Joseph Lisesi'nde öğretmenlik yaptıktan sonra gönüllü kuruluşlarda çocuklarla çalıştı. Düşünen, sorgulayan, barışçıl, kendi iç yaratıcılığını harekete geçiren, farklı dil ve dinlere karşı saygılı, özgüvenli çocukların yetişmesine destek olan bir vakfın eğitim programları bölümünde eğitim uzmanı olarak çalışıyor. Türkiye’nin yetmişe yakın ilini gördü ve farklı renklere sahip Türkiye’nin çocukları ile çalışmak, çocuk ve insan sevgisini daha da yükseltti.

Her şey sizin bakış açınızda gizli. Siz hayata güzel bakarsanız, hayatın size akacağına, iyiliğin ve güzelliğin hep sizinle olacağına inanıyor. Okumayı, deneme, makale yazmayı, yeni kültürleri, doğayı, insan psikolojisini, yabancı dilleri ve bu dilleri konuşmayı ve insanları seviyor. İstanbul Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümünde eğitim alıyor, öğrenmeyi çok seviyor;  bu nedenle çok okuyor ve eğitimlere katılıyor.

Elif MERT ismine kayıtlı 37 yazı bulunmaktadır.

Instagram LinkedIn