Bir Romanı Okumak!

Ferit Genç, Kitaphaber için kaleme aldı...
Bir romanı okumak bir şiiri okumaktan ya da bir denemeyi okumaktan farklıdır
Kimilerine göre globalleşen dünyada modernist bir toplum hayatının sürdürüldüğü söylense de nitekim aksini iddia edip post-modern bir döneme geçiş yaptığımızı iddia edenlerde vardır.
Selahattin Yusuf'un sinema, felsefe, edebiyat alanlarında kendi gözlemleri ve Tarkovski, Wittgenstein, Nietzsche, Orhan Pamuk, Oğuz Atay, Jack London, Shakespeare, Vincent Van Gogh, Gogol, Stefan Zweig, Faulkner vb. isimler üzerinde düşündürücü, ufuk açıcı, bilinmeyen yönlerini ele alan kabataslak bir genel kültür donanımı oluşturucu özelliklerini bir arada verdiği, edebiyatla iç içe olan okurların seveceği tarzda bir eser sunmaktadır.
Selahattin Yusuf, Batı romanlarına yön veren ünlü yazarları, ressamları, sinema yazarlarını, filozof vb. düşünce adamları üzerinde kapsamlı bir çalışma yaparak günümüz Türkiye'sindeki yazarlarından olan Orhan Pamuk, Yıldız Ecevit, Turgut Uyar, Nazım Hikmet ve Oğuz Atay gibi yazarlarla birlikte okuyucuya edebiyat alanında hem önemli anekdotlar vermektedir hem de bir nevi bu tür düşünürlerin biyografilerini ortaya çıkartmaya çalışmıştır. Bunu yaparken de yer yer eleştiri yapmaktan da çekinmemiştir. Örneğin: 2006 Nobel Edebiyat ödülünü kazanan Orhan Pamuk'a da göndermede bulunmaktadır. ''Pop olmuş hangi yazara baktıysam, kitaplarının içinde midemi kaldıran bir kıl mutlaka var. Söyleyicilerinde insanı kahreden bir becerisizlik mutlaka var ve duruşlarında, sinir bozan bir hesabilik kesinlikle var. Kifayetsizlik ve ihtiras ısrarla var. Ünlerinin acınası ağırlı altında ''aslında olmadıkları'' acı gerçeğiyle yüzleşememiş yüzlerinin, o gözlerini kaçıran kaypaklığı hep var.'' Ve ekliyor: ''Orhan Pamuk'un teklif ettiği sorun bütün çabasına rağmen estetik değil; politiktir.''
Bazı kitaplar insanın ufkunu birçok bağlamda genişlemesini sağlamaktadır. Bir romanı okumak bir şiiri okumaktan ya da bir denemeyi okumaktan farklıdır. Roman size bir olayın örgüsünü anlatırken bir şiir size daha çok; hasreti, yalnızlığı ve yahut özlemi çağrıştırmaktadır. Aynı şekilde bir deneme eseri de farklı konulardan bahsederek size farklı farklı dünyaların kapılarını aralamaktadır. Her basılı kitap, kitap olma özelliğini kazandırmaz. Yazar size ''Niçin Ağlıyorsun Elisabeth Mutlu Değil miyiz? Sorusunu sorarken sizi başka kitaplardaki benzerleri gibi zihninizin hiç fark etmediği uzantılarıyla, neredeyse olmayan kılcallarıyla tanıştırır. Şimdiye kadar kafanızın hiç ışık düşmemiş çukurlarına, kovuklarına, oyuklarına ışık düşürür. Belki şuurunuzun içinde başıboş yüzmekte olan sislere şekil verir.
Selahattin Yusuf deneme tarzında derlediği eserini ağırlıklı olarak Batılı sanatçılar üzerine yoğunlaştırmıştır. Okuyucu üzerinde bıraktığı izlenim düşünürlerin ülkelerin anlayışı, kapasitesi, sanatı ve felsefeye yaklaşımıyla, o ülkede yetişen birinin yaklaşımı arasındaki farklılıklara dikkat çekmektedir."Niçin Ağlıyorsun Elısabeth Mutlu Değil miyiz?" Selahattin Yusuf'un bir "iç" arayışı, bir hakikat tutkusunu göstermektedir. Yazar bu tutkuya dün okuyamayan, yazamayan ve sadece anlatan babaannesinin dili ile kapılmış; bugün okuyan, yazan ve anlatan sanatçılarla bu tutkuyu sürdürmektedir der. Selahattin Yusuf'un, sevdiği yazarlar ile ilgili derlediği çalışması, bu kitabı ortaya çıkarmıştır.
Niçin Ağlıyorsun Elisabeth Mutlu Değil miyiz?
Selahattin Yusuf
Profil Yayınları
Sayfa 191
Yazar: Misafir Köşesi - Yayın Tarihi: 13.09.2017 13:00 - Güncelleme Tarihi: 12.05.2022 00:44