Çocuk Edebiyatına İçeriden Bir Bakış: Yaşar Koca, Söyleşi, A. Erkan AKAY

Çocuk Edebiyatına İçeriden Bir Bakış: Yaşar Koca yazısını ve A. Erkan AKAY yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemizden okuyabilirsiniz.

Çocuk Edebiyatına İçeriden Bir Bakış: Yaşar Koca

05.02.2025 09:00 - A. Erkan AKAY
Çocuk Edebiyatına İçeriden Bir Bakış: Yaşar Koca

Sizi çocuklar için yazmaya yönelten nedir?

Öncelikle merhaba diyerek başlamak istiyorum söyleşiye. Henüz genç yaştayken yazı serüvenim başladı. Çünkü yazmak, benim için bir ihtiyaçtı. Duygu ve düşüncelerimi kâğıda aktarma isteği çok yoğundu. Buna Allah'ın bir ikramı da diyebiliriz. Çocuk edebiyatına 1999 yılında, kendi çocuğum için kaleme aldığım "Bidilek" isimli bir şiirle adım attım. Böylelikle çocuklar için yazmaya yatkın olduğumu da fark ettim.

Çocuklar için yazmanın yetişkinler için yazmaktan daha zor olduğuna inanıyor musunuz?

İnanıyorum, evet. Şu sebepten ötürü söylüyorum; çocuk edebiyatının toprağı çok narin ve hassas bir tarla gibidir. Burada bir şeyler ekip biçerken, hasat kaldırırken toprağı incitme riski vardır. O yüzden bu alanda atılan her adım, kurulan her cümle büyük bir dikkat ve rikkatle olmalıdır.

Çocuklara hitap eden metinlerinizde "olmazsa olmaz"ınız nedir? Sizce yazma sürecinizde bu ölçütünüz değişebilir mi?

Olmazsa olmazım, çocukların dini ve ahlaki yönden gelişimlerine katkı sağlamaktır. Elbette anlattığınız şeyler hitap ettiğiniz okur kitlesinin ihtiyacına göre değişebilir ama nasıl anlattığınız asla değişmez. Onun için çocuklara bir fikri dikte etmeden ve değerlerimize de halel getirmeden anlatmalıyız, diye düşünüyorum.

Çocuk edebiyatının ülkemizde ve dünyadaki gelişimini takip ediyor musunuz? Diğer yazarları okur musunuz? Gidişat nasıl?

Takip etmeden olmaz bu işler. Okuduğum eserler arasında çok iyi bulduklarım olduğu gibi vasat veya vasatın altında kalanlar da var. Zamanla iyi eserlerin kalıcı olacağına inanmakla birlikte yine zamanla iyi eser sayısının artacağını da umuyorum.

Yazarken edebî kurgu ve dile mi yoksa öğreticiliğe mi ağırlık veriyorsunuz? Sanat mı eğitim mi?

Çocukları hayata hazırlamaya önem ve ağırlık veriyorum. Tabii bunu yaparken edebi kurguya ve dile de dikkat ediyorum.

Çocuk edebiyatı hakkında genel kabul görmüş ama katılmadığınız klişeler var mı? Rahat olabilirsiniz biz bizeyiz.

Sadece bir tanesinden bahsedeyim. Bir konuyu işlerken basmakalıp bir üslup dilini kullanmayı sevmiyorum. Hayat gibi renkli olmalı işlenen konular da. Biraz hüzün, biraz sevinç, biraz da tebessüm!

Çocuk kitapları yayıncılığında sizce en büyük eksiğimiz nedir? Bilgisayarda açtığınız boş dosyadan kitabınız okurun eline ulaşana kadar hangi basamak sizi en çok zorlar?

Eğitim mi sanat mı diye sordunuz ya az önce. Orda sükût geçtim ama şimdi tam yeri geldi, söylemeliyim. Ortaya çıkan eserlerin hacmi ve dili ne olursa olsun eğitim maksatlı. Bu olmalı zaten, bunu kabul ediyoruz. Ama sanat alanında çok eksiğimiz var. Mesela çocuk tiyatrosuyla ilgili basılı eserlere daha çok yer verilebilir. Zorluk kısmında ise şunu diyebilirim; iyi ve güvenilir bir yayıncıyla çalışmak. Bin bir emekle hazırladığım dosyayı ancak böyle bir yere teslim ettikten sonra rahat nefes alıyorum. Eee… Sonuçta işi ehline emanet etmek gerekir.

Yazdıklarınızla çocuklara erişebilmenin bir ön şartı var mıdır? Çocuk sevmek, çocuk sahibi olmak, çocuklarla iyi anlaşmak gibi.

Bu soruyu şöyle soralım mı Erkan Bey? Bekâr bir adam iyi bir çocuk yazarı olabilir mi? Çocuklardan bıkmış yaşlı bir insan da çocuk kitabı yazamaz mı? Önce cevabı peşinen vereyim; mümkündür ama zordur. Çünkü bu sayılan ölçütler çok mühim. Ama çocukları sevmeden olmaz. Bir de insanın içinde bir çocuk olduğuna inanmışımdır hep. O çocuğun elinden tutmazsanız çocukların gönlüne de dokunamazsınız, diye düşünüyorum. Şahsen içimdeki o çocuktan, çocukluğumdan el aldım.

Çocuk kitaplarında ne görürseniz sizi rahatsız eder? Çocuk hayatının da gerçeklerinden olan olumsuzluklarla kitabınızın içeriği arasındaki dengeyi nasıl belirlersiniz?

Bu sorunun ikinci soruyla bir rabıtası var. Çocuk edebiyatının toprağı çok narin ve hassas bir tarla gibidir, demiştim. Bu tarlada didaktik bir dil görmek veya çocukları karamsarlığa sürükleyecek bir yol izlemek beni çok rahatsız eder. O sebeple bir olumsuzluğa değinirken, okurun yaş ve anlayış seviyesine dikkat ediyorum. Tıpkı masallarda olduğu gibi her çalışmanın sonunu (günlük, hikâye…) iyilikle, güzellikle ve mutlulukla bitiriyorum.

Okuyan çocuğun daha iyi bir insan olacağına dair elimizdeki dayanak nedir?

Sahi, böyle bir dayanak var mı? Beyazıd-ı Bistami (K.S.) Hazretleri'nin meşhur sözüdür diye hatırlıyorum: "Aramakla bulunmaz ama bulanlar ancak arayanlardır." Kolay söylense de iyi insan olmak çok büyük bir şeydir. Sadece okumakla, yazmakla olacak bir şey değildir elbette. Lakin okumak, yazmak veya araştırmak da bir arayıştır.

Ebeveyn ve öğretmenlerin çocuk okumalarına katkısı gerekli veya yeterli mi? Çocuk bu konuda yönlendirilmeli mi, nasıl yönlendirilmeli, kitap nasıl seçilmeli ve okunmalı?

Kim evladının ya da öğrencisinin geride kalmasını ister ki? Hepsi gayretliler Maşallah fakat daha fazla çabalamak gerekir. Şunu unutmayalım ki kitap, aile içi iletişim için bir köprüdür. "Çocuk, anne babasının sözünden değil izinden yürür." sözünden hareketle çocuk, kitap ve yetişkin aynı çatı altında bir araya gelmelidir. Böylelikle hep birlikte öğrenmenin, paylaşmanın ve iyi vakit geçirmenin önü açılmış olur. Kitap seçimine gelince, erken çocukluk döneminde aileler çocuklarına nitelikli kitaplar seçmelidir. Çocuğun ilgi alanı şekillendikçe neyi ve hangi kitabı okuması gerektiğini zaten kendisi karar verecektir.

Okurlarınızla buluşuyorsunuzdur. Hangi çocuk sizi heyecanlandırır? Çocuklardan beklentiniz nedir?

Hayatında ilk defa yazar gören çocukların sevinç ve şaşkınlığı bir başka oluyor. Bir anda onların heyecanı size de sirayet ediyor ve yüzünüze tatlı bir gülümseme yayılıyor. Onlardan beklentim yani gerçekleşmesini beklediğim şey ise, çocuklarımızın kendi inancına, insanına ve kültürüne yabancı olmamasıdır. Gayretimiz de bu yöndedir evelallah.

Modern pedagojiyle aranız nasıl? Geleneksel yöntemlerle modern pedagoji arasında nerede duruyorsunuz? Yazdıklarınızda hangisinin ağırlığı daha fazladır?

Özellikle TV için yazdığım çizgi film senaryolarında pedagoglarla daha sık çalışıyorum. Pedagojik açıdan incelenen metinler belki zaman alıyor ama… Hımmm, nasıl desem; ortaya daha temiz metinlerin çıkmasına da vesile oluyor. O yüzden gelenekten kopmadan ve bu eğitim bilimini de yok saymadan yazı serüvenine devam ediyorum.

Bugünün yazarları kalıcı eserler bırakabilecek mi? Sizce çağdaşlarınızdan kim yüz yıl (yüz çok olduysa elli diyelim) sonra da okunur?

Sizce Cahit Zarifoğlu eser verdiğinde, bunu kendi zamanında yapmamış mıydı? Cahit ağabey aramızdan ayrılalı yaklaşık kırk yıl oldu. Onun için bugün o gündü. Kendisinin kalıcı hale gelip gelmeyeceğini belirleyen çağdaşları değil, zaman ve ardında bıraktığı eserler oldu. Yazarın "Yürek Dede ile Padişah" isimli kitabı hâlâ beğeniyle okunmaktadır. O yüzden bazı şeylerin anlaşılmasını zamana bırakmalı.

Yetişkin bir yazarın bugünkü çocuğun diline, düşüncesine sahip olması mümkün müdür, gerekli midir? Farklı kuşakların bağını koruyabilmek için dünyalararası bir köprüye mi yoksa tek dünyalaşmaya mı ihtiyaç var?

Gerekli ve mümkün olduğunu düşünüyorum. Aksini düşünenler yok mu, var. Bu düşüncede olanların çocuk kitabı adı altında kendi çocukluklarını kaleme aldıklarını, bugünün gerçeklerinden uzaklaştıkları için de yakındıklarını gözlemliyorum. Çocukluğundan beslenmek veya çocukluğundan el almak ayrı şeydir, sürekli kendi çocukluğunu anlatmak bambaşka bir şeydir. Farklı kuşaklar arasında köprü kurabilmek için hem dünün izlerine hem de bugünün gerçeklerine bakmalıyız. Ancak o zaman dünyalar arası bir köprü kurabiliriz.

Günün şartları ve çocuk edebiyatının ticarîleşmesi sizi korkutuyor mu? Okumak bir lüks, yazarlar marka, okurlar müşteri olmaya doğru mu gidiyor? Giderse ne olur?

Kanaatimce bir yazarın en özgür olduğu alan çalışma masasıdır. Masanın dışında ise rekabet ve bazı ticari kaygılar vardır. Bu da olağan bir şeydir. Önceliğim, kalem erbabını yazar, onun ortaya koyduklarını eser ve okuru da bir değer olarak gören yayınevleriyle omuz omuza verip çalışmaktır.

Sosyal medyada binlerce kitap değerlendirme hesabı var. Bunlar sizce okurları doğru yönlendiriyor mu, işe yarıyor mu? Kitap incelemeleri, değerlendirmeleri, eleştirileri noktasında neredeyiz? Takip ettiğiniz, çocuk kitaplarını değerlendiren bir mecra var mı?

Hepsini izleyip analiz etmek mümkün değil ama okurun kitapla buluşmasını sağlayan bazı hesapları ilgiyle takip ediyorum. Bu güzel söyleşi için teşekkür ederim.


Yazar: A. Erkan AKAY - Yayın Tarihi: 05.02.2025 09:00 - Güncelleme Tarihi: 30.01.2025 15:09
2.167

A. Erkan AKAY Hakkında

A. Erkan AKAY

1981 İstanbul doğumludur. İstanbul Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği bölümünden mezun olmuştur. 2008 yılından bu yana Konya'da yaşamaktadır. İki evlat babası, iki evlat amcası, ikisinin de eniştesidir.

Spora, edebiyata ve küçükleri eğlemeye ilgisi çocukluğundan beri devam etmektedir. 2012-2020 yılları arasında Bilgin Atıcılık Spor Kulübü Kurucu Yönetim Kurulu Üyeliği, 2015-2020 yılları arasında Türkiye Atıcılık Federasyonu Teknik Kurul Başkanlığı, 2017-2020 yılları arasında Türkiye Olimpiyatlara Hazırlık Merkezleri Atıcılık Komisyonu Üyeliği ve İl Branş Sorumluluğu görevlerini yürüterek ulusal ve uluslararası düzeyde başarıya ulaşmış birçok sporcunun yetişmesine katkıda bulunmuştur. Destek AFAD gönüllüsüdür.

2017 yılında, kardeşinin bir hayali olan “Hayallerin Karın Doyursun” isimli kitaba katkılarından sonra, hep arzuladığı çocuk kitapları yazımının önü açılmıştır. Yayımlanmış 14 kitabı bulunmaktadır. Edebistan, Eğitim Her Yerde, Dilhane, Masal Dergisi gibi çeşitli sanal dergilerde, Hece ve MEB Özel Eğitim Çocuk Dergisi gibi matbu dergilerde deneme, makale ve şiirleri yayımlanmıştır.

Farkındadır ki her yazılan okunmaz ama okunanlar da ancak yazılanlardır. Yaşadıkça anlamını kaybeden sonsuz sözler arasından zarurî olanlara tutunuyor.

Dualarınızı bekler.

Yayınlanmış Kitapları

- Yüzyılın Nefesi, Tulu Kitap, 2024
- Sundarban, Tulu Kitap, 2023
- Perdem Yelken Olsa, TDV Yayınları, 2023
- Bambaşka Bir Sabah, TDV Yayınları, 2023
- Sıfır Atık, TDV Yayınları, 2023
- Helalühoş, Tıfıl Kitap, 2021
- Sağlıklı Beslenme Hikayeleri Seti (5 Kitap), Hayy Kitap, 2020
- Kara Kapan, 2019, Morena Yayınları
- II. Abdulhamidʼin Hafiyeleri, Hayy Kitap, 2018
- Hayallerin Karın Doyursun, Çizgi Kitabevi, 2017

A. Erkan AKAY ismine kayıtlı 161 yazı bulunmaktadır.

Yazarımıza ait 10 kitap bulunmaktadır.

Twitter Facebook Instagram mastodon/Threads LinkedIn YouTube Kişisel Kitap Satış Sitesi Kitapyurdu.com