Davası Olmayan Adam Değildir - Ahmet Özcan
Kitap, 2000'li yıllarda farklı konularda yazılmış makalelerin cem edilmiş şekli. Ahmet Özcan, değişim dergisinden bu yana yazılarını takip ettiğimiz, kendisini sürekli yenileyen, ilmi ve düşünsel tekamülünü alttan alta ilerleten bilge bir şahsiyet. Politika ve siyasallaşma noktasında farklı düşünsek bile, yeryüzü coğrafyasını değiştirmeye söz veren bir neslin ağabey-kardeş ilişkisi içinde aynı kulvarda yer aldığımız bir düşünür.
Kitabın ilk yazısına başlamadan, Sezai Karakoç üstadımızdan "Şahdamar" şiirinden bir bölüm ile giriş yapmış. İlgili kısım:
"Ruhumuzun içinde kar yağar
Anamızdan doğduğumuz geceden beri
Heybemizi emektar makinelere yükleriz
Fikirlerimizi tifil vinçlere
İri buğday tanelerinin trenleri yürüttügünü bilmeyiz
Biz yangında koşuyu kaybeden atlarız
Biz kirli ve temiz çamaşırları
Aynı zaman aynı minval üzere katlarız
Biz koşu bittikten sonra da koşan atlarız"
Ahmet Özcan, makalelerin başında Marks, Rilke gibi zevattan alıntı yaparak giriş yapıp, düşüncesini bunlar üzerine örgüleştiriyor. Marks'tan yapılan iki alıntı özellikle şerh edilmeye çalışılıyor. Bu durumda, İslamcı cenahın sol okumalarının usulü de bir şekilde örneklik teşkil edecek şekilde veriliyor. Bunu şundan dolayı diyorum, iman ve vahiy süzgeci kullanmadan sol düşüncenin fikirleri okunup, değerlendirildiğinde bir şekilde her yönü ile kabul/teslim olma gibi hastalıklara düçar olan İslamcı okumaları gördüğümüzden, Ahmet Bey'in burada ortaya koyduğu, iman ve vahiy süzgeci ile sol'u okuma usulü büyük bir önem arz etmekte.
Batı Toplumlarının ve İslam ideolojilerin kodlarına dair getirilen eleştiriler, yüksek bilgi alt yapısı ve uzun tefekkürlerin sonucu bu yazıların kaleme alındığını göstermekte.
Kitapta en fazla ilgimi çeken makale, "Adalet Cumhuriyeti" makalesi oldu. Aslında kitabın ana fikri veya Ahmet Özcan'ın fikir dinamikleri her hali ile bu yazıda arz-ı endam ediyor. Tevhid, adalet ve özgürlük ilişkisi üzerine kurduğu şu cümle tek kelime ile "müthiş". "Tevhid'in toplumsal sonucu adalet, bireysel sonucu özgürlüktür."
Genel olarak; kapitalizm, liberalizm, sol, Kemalizm, Osmanlıcılık, AB vs. ve bunlara karşı takınılacak İslami tavır üzerinde değerlendirmeler ve fikir yürütmeler kitabın değerlendirme cümlesi olarak ifade edilebilir.
Kurtuluş teorisi üzerine ortaya konulan görüşler, genel anlamda uygulandığında, "adalet cumhuriyeti" veya "yeni Osmanlı" yeni bir halin meydana gelmesine vesile olabilecek görüşler.
Fikir ve düşünceler ortaya konurken, "La ilahe illallah" akidesinin hem cümle olarak hem de muhteviyat olarak ortaya konması, Ahmet Özcan'a yönelik bir kısım eleştirileri de boşa çıkarıyor.
Son makalede ise, mevcut düzen ile, idealindeki toplumsal yapı ile ilgili bir karşılaştırma yapılıp, "Bütün davalarımızın özü ise; İ-layı Kelimetullah için Nizam-ı Alemdir." cümlesi ile son nokta konuyor.
Davası Olmayan Adam Değildir
Ahmet Özcan
Yarın Yayınları
2010
Yazar: Ferhat ÖZBADEM - Yayın Tarihi: 24.02.2011 11:01 - Güncelleme Tarihi: 22.11.2021 22:51