Her Kitap Yeni Bir Ufuk Açar Zihinlerde: İlhan Akın İle , Söyleşi, Misafir Köşesi

Her Kitap Yeni Bir Ufuk Açar Zihinlerde: İlhan Akın İle Bir Söyleşi yazısını ve Misafir Köşesi yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemi

Her Kitap Yeni Bir Ufuk Açar Zihinlerde: İlhan Akın İle Bir Söyleşi

10.04.2016 09:00 - Misafir Köşesi
Her Kitap Yeni Bir Ufuk Açar Zihinlerde: İlhan Akın İle Bir Söyleşi

Muhammet Güzel, Kitaphaber için söyleşti...

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz? İlhan AKIN kimdir?

Düzce'nin Muncurlu Köyü'nde dünyaya geldim. Çeşitli okullarda öğretmenlik yaptıktan sonra Abant İzzet Baysal Üniversitesi Düzce Meslek Yüksekokulu'nda Türk Dili Dersi verdim. Ayrıca Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Bölüm'de Yaratıcı Yazı Dersi verdim. Hindistan'a Bakış adlı altı dilde yayın yapan dergide yazılar yazdım. Türkiye İlim ve Edebiyat Eserleri Sahipleri Birliği İLESAM tarafından 2012 yılının romancısı seçildim.

Yazmanın sizin için anlamı nedir? İlham kaynağınızı öğrenebilir miyiz? Yazmaya nasıl başlarsınız? Yazmak yetenek işi midir? Öğrenilebilir mi?

Gerekli araştırma hazırlık ve kurguyu zihnimde oluşturduktan sonra sözcüklerle dans etmek, duygu ve sezgilerimi ifade ederken, hangi sözcüğün hangi sözcükle daha şık, zarif ve anlamlı duracağına karar vermektir yazmak.

Yazma ilhamı için herhangi bir zorlamaya gerek duymuyorum. Zira hislerimi ve sezgilerimi kaleme dökmek için ne farklı bir zamana, ne farklı bir mekâna, ne farklı bir ruh yapısına ihtiyacım olmuyor genellikle. Ta baştan yazmam gerektiğine karar verdiğim şeyi, fırsatını bulduğum her an ve zamanda yazmayı başarabiliyorum.

Herhangi bir konuyu romanlaştırmaya karar verdikten sonra altyapı için gerekli olan bilgiye de ulaştıktan, bilgi ile sezgiyi harmanladıktan sonra yazmaya başlarım ki, başlangıç cümlemi yazdığımda son cümle de aklımdadır.

Yazmanın tamamen hissediş, algılayış, bakış ve sezgi unsurlarından bağımsız olamayacağı düşüncesiyle, yetenek olduğuna inancım daha yakındır. Lakin yazmanın öğrenilebilir boyutunu da görmezden gelemeyiz.

İlk kitabınızın yazılış öyküsünü bize anlatır mısınız?

İlk romanım sosyal bir romandır. 1890'lı yılların hengâmeli sosyal yapısını, sıkıntılı ekonomik yapısını ve kültürel durumunu seçtiğim karakterler ve olaylar üzerinden anlatmaya çalıştığım bir romandı. Anadolu'nun ve Anadolu kadınının güçlü yapısını, anaçlığını ortaya koyan "Üçüncü Hayat" isimli ve yazımı üç yıl süren ilk romanım Sarmal Yayınları tarafından 2010 yılında basıldı.

Bir kitapla yazar olunmaz düşüncesiyle hemen arkasından Hint Tarihini, Hint Kültürünü, Hint yaşayışını, kısaca Hint Medeniyetini anlattığım; İngilizceye de çevrilip "Tears of the Ganges" ismiyle basılan Ganj'ın Gözyaşları adlı romanım sadece 3 ay sonra basıldı ki, 2011 yılının romanı seçilmiş, aynı roman üzerinden ben de bir yıl sonra yılın romancısı seçildim.

Sizi medeniyetler üzerine araştırmalara iten ve o medeniyetler üzerinde eser yazmanıza iten sebepler nelerdi?

Çocukluğumdan beri sadece elin parmaklarını geçmeyecek kadar olan medeniyetleri merak ede gelmiştim. Hint Medeniyeti ilgili yazmış olduğum romanın Hindistan Devleti ve Hintli yetkililer tarafından çok beğenilmiş olması beni çocukluğumdan beri merak ettiğim Japon - Uzakdoğu Medeniyetini, Ortadoğu - Arap Medeniyetini, Anadolu - Türk Medeniyetini, Kafkas Medeniyetini, Balkanlar ve Slav Medeniyetini inceleyip onlarla ilgili roman yazmaya itti. Bu saydığım medeniyetlerin şu anda dünyada bulunan yüzlerce milletin kültür mayasını oluşturduğuna inanıyorum.

Eserlerinizde oluşturduğunuz kahramanlar gerçek yaşamınızdan kesitler sunuyor mu?

Hayır. Romanlarımdaki karakterler çoğunlukla anlatmak istediğim olaylara ve vermek istediğim mesajlara uygun karakterler üretiyorum. Sizlerin de okuduğunuz "Şira Yıldızı" adlı romanımdaki ana karakterler tamamen gerçek dışı karakterlerdir.

Sizi etkileyen edebiyatçılar hakkında neler söyleyebilirsiniz sunar mısınız?

Hayatım boyunca hiç bir yazar hakkında ayrım yapmadım. Nerde hangi kitabı bulduysam büyük bir hevesle okudum. Belki de bu yüzden etkilenip örnek aldığım bir yazar yok. Bu bir eksiklik mi bilmiyorum ama kitap yazarken aklıma kimse gelmiyor zaten... Bunun yüksek gönüllülük olmadığını da ısrarla vurgulamak isterim. Ama kimseden etkilenmeden 17 tane roman yazdım. Şimdiye kadar okuduğum kitaplar bana bir ufuk açtı tabi ama doğrudan etkilendiğim ve model aldığım bir yazar yok. Sevip beğendiğim çok. Etkilendiğim yok.

Okurlarınıza vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Her kitap bir hayat penceresi açar insana. Okunan kitaplar çoğaldıkça hayata ve olaylara bakış farklılaşır. Her kitap yeni bir ufuk açar zihinlerde. Okumanın tadı da orada saklıdır bana göre. Hayatı daha lezzetli ve daha anlaşılabilir yapmak elimizde aslında. Bunun yolu da kitap okumaktan geçiyor bana göre.

İlhan Akın'ın Eserleri:

  • Üçüncü Hayat
  • Ganj'ın Gözyaşları
  • 1944 Arabat Türkleri (Yayıma Hazırladı)
  • Güneşin Efendisi
  • Tears Of The Ganges
  • Sılada Gurbet
  • Mahşerin Esrarı
  • Dördüncü Cemre
  • Bir Devrin Efendisi
  • Mahşerin Galibi
  • Bir Çocuk Bir Şehir Ve Bolu
  • Sessiz Feryat
  • Şira Yıldızı
  • Vadiden Doğan Güneş

Yazar: Misafir Köşesi - Yayın Tarihi: 10.04.2016 09:00 - Güncelleme Tarihi: 12.05.2022 00:23
4.622

Misafir Köşesi Hakkında

Misafir Köşesi

Kitaphaber ailesine misafir olmuş konuk yazarların yazılarını bu profilde bulabilirsiniz.

Misafir Köşesi ismine kayıtlı 1205 yazı bulunmaktadır.