Kahve Kokulu Hikâyeler, Edebiyat, Misafir Köşesi

Elif DURSUN (12 yaşında) yazdı...

Annemin önerisiyle bir kitap okudum. Adı: Kahve Sohbetleri. Nalan Aşkın'ın kaleminden bir eser. Kitabı elime ilk aldığımda kapağındaki kahve fincanı dikkatimi çekti. O an bana sıcak bir kahve ile bir solukta okunabilecek bir kitap gibi geldi. Çünkü ben bir kahveseverim. Kitabı okumaya başlayınca tahminimin doğruluğunu görmek beni mutlu etti.

Kitabın anlatımı o kadar akıcıydı ki bittiğini anlamıyordunuz. İçindeki 13 kısa hikâye ile yazarın hayatından alıntıların bulunduğu bir eser Kahve Sohbetleri. Ayrıca hikâyelerin içinde atasözlerine ve deyimlere sıklıkla yer verilmiş. Kitabı okurken çok sayıda bilmediğim atasözü ve deyim öğrendim. Bu kitabın bana en büyük kazanımı bu oldu. Örneğin; " iyilik yap denize at; balık bilmezse Halik bilir", " Çağrılmayan yere çörekçiyle börekçi gider.", " Dut yaprağı açtı mı soyun; döktü mü giyin", " üç buçuk atmak", "etekleri zil çalmak" gibi atasözü ve deyimleri bu kitap sayesinde öğrendim.

İlk olarak benim kitaptaki en sevdiğim hikâye olan "Sessizlik Neşenin Müjdecisiymiş" olduğunu söylemeliyim. Hikâyenin adı olan cümlenin Shakespeare'e ait olduğunu öğrendim. Hikayeden kısaca söz edeyim. Karakterimiz ortaokulda hentbol takımına seçiliyor ve takımıyla birlikte maça gidiyor. Karakterimizin takımı tüm karşılaşmalarda yenilgiye uğruyor O sırada gazetecilik yapan bir genç yanlarına geliyor ve "Kaynarca takımısınız değil mi?" diye soruyor. Kızlar "evet" diyor ve genç adamın derdinin Aydanur adlı kıza yazdığı mektubunu ulaştırmak konusunda onlardan yardım istediğini öğreniyorlar. Asıl hikâye de zaten buradan sonra başlıyor. Elbette hikâyenin hepsini anlatacak değilim. Bundan sonrasını kitabı alıp okuduktan sonra öğrenebilirsiniz.

Ayrıca dikkatimi çeken başka bir kısım da hikâyelerin isimleriydi. Mesela " Can dostlar ve K9", "Olmak mı Olmamak mı?", "Uçtu Uçtu Otomobil Uçtu" Açıkçası bunlar benim en çok dikkatimi çekenler. Tabii daha 10 adet hikâye var. Bence yazarın hayal gücü oldukça geniş çünkü hikâyelerine koyduğu başlıklar garip ama eğlenceli. Yani bir insanın dikkatini kolayca çekebilecek şekilde.

Kitap hakkında bahsetmek istediğim bir başka konu ise kitabın arka kapağı. Üzerinde bir sürü pul var. Burası bana babamla birlikte yaptığımız pul koleksiyonumuzu hatırlattı açıkçası. Bizde dikkatimizi çeken pulları koleksiyonumuza eklemekten mutluluk duyuyoruz. Galiba Nalan Aşkın da pullara ilgi duyuyor.

Akıcı bir dille yazılan kitapta en çok hoşuma giden cümleyle yazımı sonlandırmak istiyorum. Bu cümle kitabın adını da açıklıyor diye düşünüyorum; "Parayla mutluluk satın alınmaz ama kahve satın alınır. O da insanı mutlu eder."

Kahve Sohbetleri
Nalan Aşkın
Ateş Yayınevi
112 sayfa