Masal Yurdu - Yaşar Yeşil, Çocuk, Ferhat ÖZBADEM

Masallar… Çocukluğumuzda dinlediğimiz…Bazen ağlamalarımıza sebep bazen gülmelerimize bazen de korkularımıza sebep… Bilinç altlarımıza kodlanmış kültür öğelerimiz…

Son on senedir, bütün edebiyat ekollerinde olduğu gibi İslamcı edebiyat ekolünde de çocuk edebiyatı üzerine yapılan çalışmalar arttı. Daha önce romanları ile edebiyat sahasında eserler veren Nehir Aydın Gökduman gibi abla yazarlarımız son dönemlerde çocuk edebiyatı ile ilgili güzel eserler ortaya koydular. Adem Özbay ve Emine Şenlikoğlu’nun çocuk edebiyatı ile ilgili çalışmaları ve Moral Yayınlarının çocuk edebiyatı ile ilgili neşrettiği eserler özellikle göze çarpıyor. İslamcı edebiyat ekolü içinde çocuklara yönelik çalışmaların en taze eserlerinden biri de şu an tanıtımını yapacağımız Yaşar Yeşil’in “Masal Yurdu” adlı eseri.

Sevimli geyik yavrusu masalında, bal’ın faydalarını ve anne sözünü dinlemenin önemi mesajı veriliyor.

Zeliş kız ile birlikte çevremizdeki her güzelliği görmeyi öğreniyoruz. Kuşlar, papatyalar ve salyangozların güzelliklerini… Bu arada papatya falı açmak için papatyaları yolan arkadaşların haberi olsun, papatyalar fal malzemesi olmaktan inciniyorlarmış.

Tilkilerin her zaman için kurnaz oldukları ile ilgili bir masalımızda var, masal yurdu’nda.

Çocukların özgürlüğün önemini anlamaları için,Kurt ve köpek arasında geçen bir mesel ile çok güzel anlatılıyor.

Dünya masal klasiklerinden Bremen mızıkacıları ve Ateşböceği ve karınca masalları da unutulmamış. Çocuk masalı kitaplarının en gözde masalları olarak seçilmiş olmalı.

Aç gözlü kartal masalı ile, açgözlülüğün insana verebileceği zararlar ile ilgili mesajlar verilmiş.

Birlikten kuvvet doğar sözünün masalımsı şekli de var masal kitabımızda.

Kargalar neden her masalda özenti sahibi yada ahmak obje olarak kullanılır sürekli merak etmişimdir. Masal yurdunda karga başkalarına özenmenin simgesi olarak kullanılmış.

Saray içinde hasta olup, saray dışında şifa bulup mutlu olunabiliri öğreniyoruz yaralı sultandan. Dünya malı fani… Bunun ilk sahibi hani…

Devekuşu ve timsah masalını sanırım müellifin özgün tasarımı. Konunun işleniş şekli ve verdiği mesaj tamamen özgün.

Nasreddin hoca fıkrası olarak nam bulan, hani herkesin bildiği, “ hoca ile oğlu, yanlarında merkepleri ile yürürken, görenlerin kınaması ile bir hocanın bindiği, bir oğlunun bindiği…” fıkra değirmenci ve oğlu olarak masal yurdunda paylaşılmış.

Padişahın oğlundan, tuzun büyük bir nimet olduğunu öğrenmiş olduk.

Masal yurdu bu, neyi kimden öğreneceğimiz belli olmuyor. Bir hatayı iki defa tekrar etmemeyi Kral Maymundan öğrendik.

Kötü arkadaşın Zararlarını da kurbağalardan öğreniyoruz…

Kötü arkadaş ve iki defa yanı hatayı yapmanın kötü sonuçları da masal yurdunun son masalında.

Ezop, La Fontaine ve Kelile Ve Dimne’den izler kendisini belli ediyor. Şu bir gerçek, masal olan yerde, Kelile ve Dimne, Ezop ve La Fontaine vardır.

Büyüklere çocukluğunu hatırlatacak, çocukları masal yurdu ile tanıştıracak olan “Masal yurdu” na aramıza hoş geldin diyorum.

Bir varmış bir yokmuş…

Masal Yurdu
Yaşar Yeşil
Çıra Yayınları