Masonlar ve Antik Gizemleri, Edebiyat, Ülker GÜNDOĞDU

Masonlar ve Antik Gizemleri yazısını ve Ülker GÜNDOĞDU yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemizden okuyabilirsiniz.

Masonlar ve Antik Gizemleri

03.09.2020 08:00 - Ülker GÜNDOĞDU
Masonlar ve Antik Gizemleri

Her satırında gizem dolu bir dünyaya adım attıran, içinde çarpıcı bir sır barındıran Kayıp Sembol, Dan Brown’ın etkileyici zekâ hünerinden Washington’da geçen gerilim romanı olarak okuyucuların ilgisine sunuldu. Brown’un büyük babasının mason olmasından kaynaklı, kitabın konusu mason inanç sistemidir. Eser, masonların Antik Gizemleri koruma çabasını ele almaktadır.

Harvard Üniversitesi Profesörü sembol bilimci Robert Longdon karakteriyle mason inançlarını, farklı bir bilim dalı olan Neotik Bilimleri ve masonların Antik Gizemleri koruma çabasını zekice uyarlanmış akıl oyunları, sürükleyici, heyecanlı, gizemli çarpıcı bir kurguyla okura aktarmaktadır. Washington’un gizli tarihini tarihin en eski kardeşliği masonların içine ustaca uyarlamıştır. İnsanlığın yüzyıllardır peşinde olduğu gerçeği Dan Brown, Kayıp Sembol ile okuruyla paylaşmaktadır. Longdon’un başından geçen nefes kesen olaylar aldığı davet üzerine gittiği kongre binasına bırakılan arkadaşı Peter Solomon’un kesik eli ile okuru gizem ve gerilim dolu bir çembere alır. Çok eski kayıp dünyaya sembolik çağrı daveti alan Longdon, ezoterik bilgeliğin hüküm sürdüğü dönemden gelme kesik el ile aldığı daveti arkadaşını kurtarmak için kabul eder. Longdon masonik sırların inanılmaz gerçeğiyle yüzleşir. Burda yazar sırrın peşine okuru da düşürür.

Din için gerekli olan üç ön koşul; temin etmek, inanmak ve dönüştürmektir. Dinler kurtuluşu temin eder, bir teolojiye inanır ve inanmayanları dönüştürür. Mason olmanın ön koşullarından biri de yüce bir güce inanmaktır. Masonluk simgesel anlatımlarla gizlenip, sembollerle aydınlatılan bir erdem sistemidir. Katherine donmakta olan bir bardak suya sevgi dolu düşünceler göndererek, güzel bir simetriye sahip buz kristalleri oluşturmuştu. İnanılmaz bir şekilde, bunun tam tersi de doğruydu; kötü düşünceleri gönderdiğinde buz kristalleri karmaşık yapılar oluşturarak donmuşlardı. İnsanın düşüncesi fiziki dünyayı gerçekten değiştirebilir. İrade gücünün, farkında olamamanın önemi çok büyüktür. Zihin, maddenin halini değiştirebilme yetisine sahipti bundan da ötesi fiziki dünyanın belirli bir yönde hareket etmesini sağlayacak güce sahipti. Kendi evrenimizin efendileriyiz.

Washington’daki özel bir piramit, Masonlar ve Antik Gizemlerle doğrudan ilintili. Antik Gizemler tarih boyunca, Tapınakçılar, Gül Haçlılar, Illuminati ve Alumbrado’lar gibi gizli muhafızların koruduğu güçlü bir bilginin varlığından bahsedilir. Temeli Antik Gizemlere dayanır. Antik gizemleri korumak için inşa edilen Mason Piramidi bunlardan sadece biri. Mason Piramidi’nin içinde kıymetli bilginin zekice şifrelendiği ve sadece aydınlanmış ruhların çözebileceğini söylüyor. İyi ile kötünün arasındaki eski savaş Merlin ve Morgan, Pamuk Prenses ve Cadı, Luke Skywalker ve Dart Vader gibi hikâyelerde çocukluğumuzdan bize aşılanır.

Tefekkür odaları, masonun kendi ölümlülüğü üzerine düşündüğü yerdir. Yaşamın faniliği bakış açısına sahip olur. Beresniak’ın Farmasonluk sembollerini ödev verirmiş. Bir kültürü sembollerini yanlış anlamak önyargıların sebebidir. Mal’akh, bilimin hak etmeyenlerin yolunu aydınlatmasına müsaade etmeyecekti. Dualarımızı duyan var mı? Ölümden sonra hayat var mı? İnsanların Ruhu var mı? Katherine, tüm bu sorularla birlikte başkalarını da bilimsel olarak cevaplamıştı. Bu bilgi duyulursa insan bilincinde köklü bir değişim olacaktı. Yollarını bulmaya başlayacaklardı. Mal’akh bunun olmamasını sağlayacaktı. Sağlayacağı bu yol sizi dehşete düşürerek sürükleyecekti. Hepimizden daha önemli bir şey olan kapak taşıyla piramidi saklaması için Robert Langdon’a emanet edildi. Dahi biri bile Antik Gizemleri anlamakta güçlük çekiyor. Simgesel açıdan bu durum, insanoğlunun insani zekayı tanrısal güce dönüştürmekteki başarısız girişimini temsil eder. Simyasal açıdan ise kurşunu altına dönüştüremediğimizi gösterir.

Dürer imkânsız bir şey başardı sihirli kare. Bu kareyi alarak Longdon masonik şifreyi çözecekti. Bildiğin dünyayı kökten değiştirecek bilgiye kitlelerin ulaşmaması gerekiyordu. İnsanın anlayışını değiştiren sırlar vardı. Kutsal bir şeye dönüşmek. Işığı karanlıktan ayıran tek şey. Tüm dileklerimi ve isteklerimi gerçekleştirecek güce sahip olmak. Vücudum en değerli hazineme zihnime giden bir araçtan başka bir şey değil. Bazıları yaratır bazıları yok eder. Ben bir şaheserim

İnsanın Tanrılaşması

Neotik bilim, yani insan düşüncesi bilimi insan zihninin enerjisinin suretinden mi yaratıldık? Sorusu üzerine argümanlar sunarak ilerler. Birlik içinde çalışan zihinler düşüncenin etkisini kat kat büyütürler evrensel bilinç dili etkin bir bilimsel gerçek. Bunu kullanarak dünyamızı değiştirebiliriz. Neotik Bilim’in temelindeki keşif bu. Atalarımız bizi bugün görebilseydi, büyük ihtimal ilahî bir güce sahip olduğumuzu düşünürlerdi. Çünkü yüzyılın gelmiş olduğu bu durum, bir çok bakımdan geçmiş yıllara göre kat be kat farklı ve kat be kat gelişmiştir. Bu gelişmeyi tabi ki her yönden değerlendirmek mümkün değildir. Bazı konularda ise gittikçe gerilemeye başlayan bir durum söz konusudur. Her ne kadar bilimde ve teknolojide geçmiş yıllara göre ilerlesek de insanilik noktasında, değerlerin yitimi gözler önündedir. Yaşanılan dünyanın kirletilmesi, katliamların, haksızlıkların ve işkencelerin ayukka çıktığı, buna paralel olarak sevginin yerini kapitalin aldığı bir sürece doğru gelmiş bulunmaktayız.

Kitabı elimden bırakmadan bir solukta okudum. Zekâmı harekete geçiren olay örgüsü, nedeniyle oluşan açlık aklımı doyuran yeni bilgilerli sorguladım. Bu durum Brown’ın bir anlatım ustası olduğunu kanıtlar niteliktedir. İsrailiyat söylemleri ile süslenmiş eser, Yahudilik’ten ziyade onun bir alt dalı olacak nitelikte lanse ettirilen Masonluğa dair, herkesin sorduğu fakat çoğusunun sorusunun cevapsız kaldığı konuları da sorgulamaktadır. Kitabı bir din kitabı yahut, bilim, tarih, iktisat kitabı olarak görmek yanlışlığına düşmeden denilebilir ki; eser, roman türünün sınırlarını zorlayan, sürükleyici, gizem ve macera romanı kategorisine girecek bir eser. Brow’nun aktarımındaki canlılık ve eserin kesintisiz bir biçimde devam etmesi, eserin ortaya konulurken, mutfağında, bir çok editör ve uzmanın çabasıyla oluştuğunu söylemek mümkün. Bu da kitabın çok satma durumunun nedenlerinden biri olarak kabul edilebilir.

Okurken duyduğum heyecanımı canlandıran olayları oluş biçimi sebebiyle gerilim ve tutkum arttı. Gizem, sır, şifre, simge bilimi kültürel zenginlik kaynağıydı. Avrupa kültürünü okura hâkim olacağı ölçüde aktarabilmişti yazar. Burnumuzun ucundaki gerçeği göremediğimizin bir kanıtıydı Kayıp Sembol. Gelecekten haber almak için geçmişe bakmamızın önemine dikkat çekiyor. Gerçeği biliyoruz evet uygulayabiliyor muyuz?

Sayfaların kolay okunabilirliği kitaba olan bağı kuvvetlendirmektedir. Sembollerle kaplanmış kapağın üzerindeki mühür ile gün yüzüne çıkmamış gizemler ve saklanmış bilgiler olduğu izlenimi uyandırıyor. Açıklamalı doğrudan anlatıma sahip olan kitabın, iç ve dış tasvirleri okuyucunun hayalinde canlanırken okuyucu kendisini serüveni çözerken yâda sonucu tahmin etmeye çalışırken buluyor. Yazarın okuduğum diğer kitapları; Melekler ve Şeytanlar, Da Vinci Şifresi, Başlangıç ve Cehennem; Din, bilim, masonluk odaklı kitaplardı. Yazarın okuduğum kitapları ile Kayıp Sembol arsında mukayese edemem, Dan Brown kitaplarının okuru bilgi ve heyecana doyuran kurgusuyla okuru zenginleştiren kitaplar olduğunu söyleyebilirim. Da Vinci, Melekler ve Şeytanlar ve Cehennem filmi olan kitaplardır.

Kayıp Sembol

Dan Brown

Altın Kitaplar Yayınevi

527 Sayfa


Yazar: Ülker GÜNDOĞDU - Yayın Tarihi: 03.09.2020 08:00 - Güncelleme Tarihi: 01.09.2020 14:28
3733

Ülker GÜNDOĞDU Hakkında

Ülker GÜNDOĞDU

1977 yılının Ocak ayında Konya Ereğli’de dünyaya geldi.  Ereğli Lisesi’nde eğitimini tamamladıktan sonra iş hayatına; Ankara’da IBM Bilgisayar Satış Temsilcisi olarak atıldı. İstanbul’da kendi şirketlerini kurana dek çeşitli işlerde çalıştı. İstanbul’da yaşamakta. Kütüphanesini oluşturduğu yirmi üzeri alandaki, beş bini aşkın kitabının anlamını, canına okudu. 

Bilgisayar, dil, gitar, estetisyenlik alanlarında eğitimler aldı. Yurt içi ve yurt dışı olmak üzere yirmi şehri, kültürel gezme imkanı buldu. Kitaplara, yazmaya, tablolara, eski ve yeni objelere, tüm renklere ve dört sitil yüzmeye tutkun. “O kadar derinim ki” diyen okyanusu kıskanmakta.

18.08.2020 tarihinde Kitap Haber ailesine katıldı. Kitap Haber Kültür Sanat Editörü olarak biteviye yazmaya devam etmekte. Kitap Haber Dergisi, Yolcu Dergisi, Şehir ve Kültür Dergisi, Teferrüc Dergisi, Aydos Edebiyat Dergisi’nde yazdı ve yazmakta. İlk yazmaya amatör olarak bir roman ile başladı. Şu ana kadar bir roman, bir deneme, bir öykü, bir Kadıköy’ün Semtleri, iki değerlendirme dosyaları; en güzel haliyle gün yüzüne çıkmak için naçizane enikonu hazırlanmakta. 

1998’de evlendi. Bir oğul ve bir kız evladı var. Ailesi ve kitaplarıyla huzurlu bir yaşamın diğerkâm ve müptezel yolcusu. Bibliyomani değil sadece bir kitap daha okuyacak…

Ülker GÜNDOĞDU ismine kayıtlı 140 yazı bulunmaktadır.

Twitter Instagram LinkedIn Kişisel