Mecnunî Eserler Üzerinden Volkan Azgı'nın Şiirleri, Edebiyat, Misafir Köşesi

İbrahim Halil Sönmezgül, Kitaphaber için kaleme aldı...

Volkan Azgı'nın şiir kitabı "Mecnuni Eserler" ayrılık, hayat, ölüm, pişmanlık, sevgi, tasavvuf gibi başlıklardan oluşmaktadır. Şâir bu başlıkları nakış nakış işleyerek, duyguyu tamamen okuyucuya aktarmaya çalışmıştır.

Eric Hoffer insanlar iki şeyi seçerler der. Bir var olmayı, iki varlıklı olmayı. 1993 yılında şiir yazmaya başlayan şâir eserindeki okuyucuya seslendiği kitapta "zamanla şiir vazgeçilmezim oldu" demekle var olma isteğini okuyucuyla paylaşmıştır.

Kitabın "Ayrılık" başlıklı bölümünde şiirlerinin bütününde dikkatimizi çeken şairin şiirlerinin genelinde yaşadığı hüzündür. Sevgiliye hüzün eşliğinde seslenen şair, şiirlerine "Ağlatma Beni, Anlatamam, Ayrılık Durağı, Beni Bir Kez Arasaydın" hüzün kokan başlıklar koymuştur. Fakat bu hissiyatı okuyucuya aktarmak için aynı konuyu ard arda işleyen şair bu konuda pek başarılı olamamıştır.

Şiirlerini hece vezni ile değil de serbest bir biçimde yazsa da şiirlerde hece vezninin sessel özellikleri görülür. "Ayrılık" bölümünde yirmi beş şiir yazan şair sevgiliye hüzün, hasret, sitem gibi duygularla seslenir ve şair sürekli serzeniş halindedir. "Hayat" başlıklı bölümde ise şair günlük yaşamın içinden resimler aktarmaktadır. Bu bölümde şair annesine, dostuna, oğluna seslenir ve felek, gurbet, mevsim gibi konulara değinir. "Ölüm" başlıklı bölümde ise şair ölüm hissiyatının peşinden koşmaktadır. Ölümü yakından hisseden şair korkusunu ve gözyaşlarını okuyucudan gizlemez. Ayrılık ve Ölüm, Gurbette Ölüm, Ölümün Son Sahnesi gibi şiirlerde ise şair ölümün muhakkak olduğunu, ölümün kimsenin aklına gelmediği, ölümün gurbette zor olduğunu söylemektedir. Şair "Pişmanlık" adlı bölümde ise pişmalık duygusunu ölüm kadar canlı bir şekilde hisseder ve pek çok şiirinde bu duyguyu işler. "Sevgi" adlı bölümde ise şairdeki umut, sevgi, mutluluk kavramları göze çarpıyor.Giden sevgiliyi sitem etmeden umutla beklediği görülür. Her şeyi geride bırakıp sevgiliden gelmesini ister:

Gemileri yakıp gel dönüş olmasın

Bu sevda masalı yarım kalmasın

Sevgiliye seslendikten sonra, hayat penceresinden baktıktan sonra şair "Tasavvuf" başlığı altında tasavvuf konusunu işler. Allah'ın huzurunda diz çöken şair affını ister:

Bağışla ya Rabb resulün hürmetine

Geldik Allah, Allah diye...

"Mecnuni Eserler" adlı şiir kitabında şair ilk dört bölümünde sitem, hüzün, hicran,hasret gibi konularını işlerken karanlık bir pencereden bakmaktadır. "Sevgi ve Tasavvuf" bölümünde ise sevgi, mutluluk gibi kavramların peşindedir. Her şeyi bırakıp manevi aşkın peşinde koşmaya niyet eden şâir:

Bu dünyada güzel olan ne varsa; bir ezan sesi

Ötesini boş ver anlatmaya değmez gerisi

diyerek maddeyi elinin eliyle itmektedir.

Eserin geneline baktığımızda şairin iç alemi ve yaşantısı ile ilgili dizeler görmekteyiz. Fakat kitabın genelinde hala sesini yakalayamamış bir şair göze çarpmaktadır. İmgelere dayalı mısralar hemen hemen yok gibi. Okuyucuyu derinden sarsacak şaşırtıcı mısralar da eserde bulunmamaktadır. Müzikalite tekrarlanan mısralardan sağlanmaya çalışılsa da bu okuyucu sıkacak bir hal almıştır.

Volkan Azgı, Mecnuni Eserler, Değişim Yayınları, İstanbul, 2012.