Merve Koçak Kurt Neler Okuyor?
1-Sizin için kitap nedir?
Kitap bazen bir sığınak, bazen bir duvar, bazen bir merdiven, bazen bir çatı, bazen bir köprü, bazen bir yol, bazen bir yoldaş, bazen bir yolculuk, bazen bir ayna, bazen bir dost… Her şey demek değil belki ama (bir)çok şey demek “kitap” benim için. En çok da ev demek, evimin duvarları demek, evimin duvarlarının süsü demek; hayatımın “süs”ü değil aslında, “süsleyen”i demek. Birlikte gittiğimiz kitapçılar, altını çizdiğimiz -ortak- satırlar, üzerinde tartıştığımız fikirler demek. Ufkumuzu genişleten, ruhumuzu ferahlatan kelimeler demek. Aşk ile yaptığımız birçok şeyin mayası demek. Hayatın yol haritası demek. Bunlar bir okur olarak ilk aklıma gelenlerdi. Bir yazar olarak da “Ellerin Mavi Kelebek” demek, “Oysa Rüyaydı” demek, “Naz Kahvesi” demek…
2-Başucu kitabınız var mıdır?
“Başucu kitabı” olarak tanımlayabileceğim bir kitap yok. Başucumdaki kitaplar sürekli değişir.
3-Tekrar tekrar okuduğunuz bir kitap var mıdır?
Bazı kitaplar dönüp dolaşıp okunmayı hak eder bilirim. Ancak o kadar çok kitap var ki okunmayı bekleyen, bir kitabı iki kereden fazla okursam diğerlerine haksızlık etmiş gibi hissediyorum kendimi. Yine de birkaç isim zikredeyim tekrar dönüp okuduğum: Küçük Prens, Mekânın Poetikası, Aynadaki Narkissos, Tenin Gözleri, Vergilius’un Ölümü, Halkaların Ezgisi, Yalnızız, Parya…
4-Okumalarınızı neye göre belirliyorsunuz?
Okumalarım içinde bulunduğum döneme göre değişiyor. Üniversite yıllarında, gazetecilik eğitimi alırken daha kuramsal kitaplar okuyordum: İlgi alanlarıma göre; felsefe, psikoloji, sosyoloji, sinema, fotoğraf vb… (Yaptığınız işler de belirliyor okumaları.) Edebiyat okumalarında yoğunlaşmam sonraki yıllara denk geliyor. Son on yılda ise, kitaplar üzerine yazdığım veya söyleştiğim için belirleyici unsurlardan biri de bu oldu. Özellikle ilk kitapları takip ettim yıllarca.
Okurken, herkesin kendi sistematiğini kendisinin oluşturması gerektiğine inanıyorum. Düşe kalka da olsa -birazcık bal özü için bazen bir avuç keçiboynuzu çiğneyerek de olsa- yol’umu bulduğumu düşünüyorum. Esen rüzgârlardan çok etkilenmiyorum o yüzden. Özellikle son bir yılda “kafama göre” okuyorum. Yine de beni iyi tanıyan dostlarımın, fikrine önem verdiğim isimlerin tavsiyelerini göz ardı etmem. Kimi zaman bir yazarın eserleri üzerinde yoğunlaşırım, kimi zaman ise bir konu hakkındaki kitaplar üzerinde… Durum kısaca budur.
Bu aralar neler okuyorsunuz?
Bu aralar daha çok mimariyle ilgili kitaplar okuyorum. Üzerinde yoğunlaştığım bazı kavramlar var, onlara dair okuyorum bir de.
Yazar: Kitaphaber - Yayın Tarihi: 25.12.2019 10:00 - Güncelleme Tarihi: 23.12.2019 11:18