Milenyum Çıkmazında, Yalnızlığın İzinde Bir Yolculuk, Edebiyat, Misafir Köşesi

Milenyum Çıkmazında, Yalnızlığın İzinde Bir Yolculuk yazısını ve Misafir Köşesi yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemizden okuyabil

Milenyum Çıkmazında, Yalnızlığın İzinde Bir Yolculuk

17.01.2025 09:00 - Misafir Köşesi
Milenyum Çıkmazında, Yalnızlığın İzinde Bir Yolculuk

Özge Angi yazdı…

Milenyum Çıkmazı yazar Burak Çakır'ın ilk kitabı olup 2016 yılında yayınlanmış. Yazar bu öykü kitabı ile Arif Baş Öykü Yarışmasında ikinci olmuş. Kitapta on altı adet öykü yer almaktadır. Öyküleri okurken genç bir yazarın yazım serüveninin gelişim yolculuğuna da eşlik ediyoruz. Kısa öykülerle günlük şeklinde başlayan yolculuk, giderek yazarın kendine güven kazanması ile kurgusal uzun öykülere doğru evrilmiş.

Yazar öyküler arasındaki geçişlerini şiirler üzerinden gerçekleştirmiş. Bu tercihinde sanırım yazarın öykü yazmayı sevmesi kadar şiir tutkusu da etkili olmuş. Her şiir okuyucuyu bir öyküye bağlıyor. Teknik olarak yazması her ne kadar zor olsa da okuyucu ile öykü arasında bağ kurması açısından iyi kurgulanmış. Yazarken şiirlerden esinlenerek mi öyküyü oluşturmuş yoksa tam tersi öykülerden mi şiirlere doğru yol almış bilemiyorum. Şiir ve öykülerin beraberliği oldukça uyumlu ve okuyucu adına sürükleyici şekilde gerçekleşmiş.

Öykülerin teması genellikle yalnızlık, ölüm, ayrılık acısı ve özlem ile ilgili. Bu açıdan kitapta yer alan öykülerin depresif bir konusunun olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yazar okuyucuyu iç dünyasının karanlık duyguları ile yüzleşmeye davet ediyor. Bu yönüyle okuyucunun öyküleri içselleştirerek, konu ile bağ kurması sağlanmış. Bir yandan özlemle anılan masum çocukluk günlerinizi hatırlarken diğer yandan da terk edişlerin acısını yaşıyorsunuz.

Burak Çakır şiir aşkını öykülerindeki şiirsel dil ile devam ettirmiş. Böylece konular her ne kadar karamsar olsa da okuyucunun dikkatini çekip sürüklüyor. Yazarın akıcı dili ve şiirsel anlatımı oldukça başarılı. Genç yaşında ilk kitabı ile ödül kazanması da bunun kanıtı.

Peyda öyküsünde çocukluk özlemi başarılı bir şekilde betimlenmiş. Bu öykü insanların çocukluk anılarının ileri yaşlarda yaşadıkları üzerindeki etkilerini gözler önüne sermiş. Ne kadar yaş alırsak alalım çocukluk anılarımızı düşünmek eğer travmatik anılarımız yoksa bizleri mutlu eder. Bu öyküde yazar gece uykusuzluğunu çocukken uyumak istememesine bağlıyor. Çocukluğunda olduğu gibi süt içmeyi reddediyor ve basket oynamaktan hoşlanmıyor. Çocukluk anlarına tutunarak zamanı durdurmayı ve büyümeye direnmeyi diliyor. Öyküyü okurken bende de yazar gibi zamanı en güzel çocukluk anımın olduğu karede bir fotoğraf gibi dondurmak isteği uyandı.

Blöf öyküsünde beklemek ve özlem duygusu, organlar üzerinden son derece şiirsel bir dille ve etkili bir şekilde anlatılmış. Genellikle özlem deyince aklımıza ilk gelen kalp olmasına rağmen yazar duygularını eller, gözler, kulaklar ve ağız aracılığı ile anlatmayı tercih etmiş. Satırlar arasında duygulara eşlik ederken şiirsel ritimleri hissediyorsunuz. Yazarın bu tarzı okuyucuya duyguları melodik bir şekilde aktarıyor.

Demode bir ironi öyküsünde ise yazar noktalama işaretleri ile bizi aşk yolculuğuna davet etmiş. Bunda yazarın Türk dili ve edebiyatı eğitimi almış olmasının etkisi her satırda kendini göstermiş. Sevda acısının noktalama işaretleri üzerinden anlatılması, ortaya depresif duyguları tebessümle okumayı sağlayan ironik bir durumun çıkmasını sağlamış.

Agnozi yazarın kitapta yer alan ilk uzun öyküsü. Yazar kısa öykülerde duyguyu anlatmakta ne kadar başarılı ise uzun öykülerde de bir o kadar zorlanmış. Konu dağılmış, kurgudaki geçişler okuyucunun dikkatini dağıtarak öyküyü okumakta zorlamış.

Kitabın kapanış öyküsü olan İdea ise uzun bir öykü olmasına rağmen daha anlaşılır olmuş. Yazar konuyu okuyucunun dikkatini dağıtmadan Agnozi öyküsüne nazaran daha toparlayıcı bir şekilde anlatmış. Bence ele alınan konu öyküden çok bir roman olmaya daha yatkın. Agnozi ve İdea öykülerinin konusu birbirini tekrar eder nitelikte olsa da İdea öyküsünü kurgusal açıdan daha başarılı buldum.

Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen öykü serüveni okuyucuyu etkilemeyi başarıyor. İşlenen konular depresif olsa da merakla okumaktan kendinizi alamayacaksınız. Milenyum çıkmazında ideanıza hoş geldiniz. Eğer çıkmaz sokakların dehlizlerinde kaybolmazsanız sizi maceralı bir yolculuk bekliyor.

Milenyum Çıkmazı

Burak Çakır

Roza Yayınevi

88 sayfa


Yazar: Misafir Köşesi - Yayın Tarihi: 17.01.2025 09:00 - Güncelleme Tarihi: 30.12.2024 14:41
3.329

Misafir Köşesi Hakkında

Misafir Köşesi

Kitaphaber ailesine misafir olmuş konuk yazarların yazılarını bu profilde bulabilirsiniz.

Misafir Köşesi ismine kayıtlı 1201 yazı bulunmaktadır.