Mücahide Kadın Üzerine Düşünceler, İlahiyat, Misafir Köşesi

Mücahide Kadın Üzerine Düşünceler yazısını ve Misafir Köşesi yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemizden okuyabilirsiniz.

Mücahide Kadın Üzerine Düşünceler

21.11.2022 09:00 - Misafir Köşesi
Mücahide Kadın Üzerine Düşünceler

S. Çelebi kaleme aldı...

Radyo ve televizyon kanallarından ağırlıklı olarak sohbet programlarının dinlenip izlendiği bir evde büyüdüm. Eski medyada yer alan hocaların pek çoğuna aşinayım bu sebeple. Nurettin Yıldız bu hocalardan biri değildi. Nurettin Hoca'yı evimize bilgisayar ve internet girdikten, internette sohbetler dinlemeye başladıktan sonra tanıdık. Hakeza birilerinden ismini duyduğumu, kitaplarını gördüğümü, kendisini onun öğrencisi olarak tanıtan birileriyle tanıştığımı da hatırlamıyorum.

Bir tahlil toplantısı vesilesiyle Hoca'nın bir kitabını ilk defa okumuş oldum, yıllar içerisinde dinlediğim sohbetlerde edindiğim izlenimler, kitap ve kitabın tahlilinin ardından yazmaya karar verdim bu yazıyı. Her yazıda olduğu gibi ön araştırma sürecinde fikrine yakın olduğum insanlar ve fikrine uzak olduğum insanlar bu konuda neler yazıp çizmiş diye sanal mecrada pek de akademik olmayan bir tur attım. Fikrine uzak olduğum insanlar kategorisinde Ekşi Sözlük'teki 6 sayfalık tanımlar vardı. Tamamına yakını Hoca'nın kadınlar hakkında söylediği sözlere tepkiler üzerineydi. Fikrine yakın olduğum insanlar cephesinde de minik, mütevazı ve dertli sözlüğümüz Dertli Sözlüğü ziyaret ettim. Burada ise Hoca'ya büyük hayranlık duyanlar ve üslubunu çok yanlış bulanlar olarak ikiye ayrılıyordu tanımlar.

Her iki sözlükte de 10 yılı aşkındır yazıyor olmak yıllar içinde değişen fikirler, tepkiler, hisler ve bunlarla birlikte sabit kalanları görmek açısından sanal bir bellek fırsatı sunuyor insana.

Bugün 2023'e ramak kala, Mücahide Kadın kitabı ve genel ahvali baz alarak kalemi elime aldığımda 4 yıl evvel sözlükte yazdığım fikirlerin biraz daha usturuplu şeklini koruduğumu görüyorum. Nurettin Yıldız çok fazla gencin ilim talebesi olmasına, hayatına bir hedef belirleyip istikamette kalmasına, hizmet etmesine vesile olmuş bir Hoca. Hayatını zaten bu şekilde yaşamak isteyen pek çok gence ufuk olup, rehberlik yaparken, kendisini geliştirmesi adına destek sunmuş olması bir gerçek ve çok büyük bir hizmet. Öte yandan İslam'dan uzakken, istikamette değilken Nurettin Hoca vesilesiyle İslam'a kalbi ısınan, hiçbir şey bilmezken onun vesilesi ile bu dini sevmeye başlayan insana da hiç rastlamadığımı fark ediyorum. Bunun ilk sebebinin ise üslup olduğunu düşünüyorum.

Mücahide Kadın ve Keskin Kıyaslar

Kitapta İslam'da erkek ile bütünleşmiş olan cihat kavramı hanımların cephesinden ele alınıyor.'Her bir kadının hem mücahide olması hem de kadınlığından taviz vermemek üzerine kurulu bir dengeyi anlatmaktadır bu kitap' diye özetliyor arka kapak yazısı bu kitabı. Kitabı okurken hissedip düşündüklerim, hocanın sohbetlerini dinlerken edindiğim izlenimlerle örtüşüyordu. Hatta pek çok cümleyi hocanın sesinden okudum istemsizce. Güzel mesajlar bazen yerinde tespitler ve sonra hiçbir bağlama oturtamadığım bir örnek veya keskin bir kıyas. Keskin kıyaslar evet sanırım Nureddin Hoca için anahtar kavramlardan biri bu. Hoca o kitapta, o sohbette anlatmak istediği başlık her ne ise ona dikkati çekmek onun önemini vurgulamak için öyle vurgular yapıyor ki o konu dışındaki tüm konular birden değersizleşiveriyor, olur da sizi mevzubahis konuda pekiyi değilseniz lakin diğer pek çok konunun hakkını veriyor olsanız da tam bahsedilen konuda eksik olduğunuz için diğer hiçbir artınızın ehemmiyeti kalmayıveriyor. Her çabanız sıfırla çarpılmış öylece kalakalmış hissediyorsunuz.

Kitabın Namaz ve Cihat alt başlıklı bölümü bunları düşündürtüyor tekrardan bana. 'Günde 5 defa minarelerden ilan edilen namazdan daha yaygın bir emir olarak cihadı öne çıkarmış olsak abartmış olmayız' diyor hoca. Cihat önemlidir demek yerine namazla onu kıyaslayıp birini öne almak fikri şahsım adına tesiri arttırmıyor.

Nurettin Hoca mücahide kadının koruması gereken cephenin evi olduğunu, evinin işini yaparken, eşiyle, çocuklarıyla ilgilenirken esasında cihat yapmış olduğunu anlatıyor. Yo hayır bunlara bir itirazım yok bilakis hayatımı gerçekten esas kalemin evim, ailem olduğuna inanarak o kaleye sığınıp o kaleyi korumak üzerine şekillendiriyorum. Ancak tam da kalemin korunaklı duvarları arasında oturmuş bu satırları yazarken 'Kılıçsız ama kılıç tutanı doğuran, kalemsiz ama kaleme mürekkep olan' cümlelerini sorgulamadan edemiyorum. Kadınlara meşru alanlar açmak varken, yazmak gibi mübah hatta müspet bir alanda dahi bir sınır konmuş olmasına, 'kalemimle' bu satırların altını çizmeden yanına ünlem işareti koymadan geçemiyorum elbette.

'İşçi Anne Afettir' başlığı altında kadınların çalışmasının toplumu nasıl ifsad ettiğine uzun uzun değiniliyor. Yine itirazım ana fikir değil; ancak yakın zamanda bu konuya dair Cihan Aktaş'ın kaleminden oldukça yerinde bir sorgulama okumuş ve hak vermeden edememiştim. Cihan Hanım, dindar, muhafazakâr erkeklerin bir yandan bu söyleme dört elle sarılmasına, hunharca savunmasına karşın Kavvam olması gereken erkeklerin bu vasfı yitirmelerine değiniyor. Evet hanımlar, mahremiyetlerini koruyamadıkları, tesettürlerine zeval gelen, değersiz hissettikleri işlerde çalışmasın. Peki eşi tarafından terk edilmiş, eşi çok düşük ücretlerle çalışan ve hayata tutunmakta zorlanan, ailelerinin sahip çıkmadığı kadınlar için muhafazakâr beylerin bir önerisi, attıkları bir adım, buldukları bir çözüm var mı? Çalışan kadın belki bir sonuç. Benim de her daim eleştirdiğim 'Çalış da kocanın eline bakma' yaklaşımının yanında, yıllarca eşi vasıtasıyla geçinen kadınların neden böyle hissettiğini de konuşmak gerekiyordur belki biraz da.

Sonuç Yerine

Ümmetin tüm âlimlerinin, hocalarının, ferdinin son derece kıymetli olduğu, İslam'ın temel esasları dışındaki üslup ve görüş farklılıklarının hiçbirini daha değersiz yapmayacağı açık bir hakikattir. Yazının amacı haddim olmayarak bir hocayı tenkit etmek değil, bir hocayı okumak, ve okuyanlara yönelik tahlil yazmaktır. Okuduklarım ve dinlediklerim bana ne hissettiriyor, ne kazandırıyor, ne düşündürüyor, alternatif okumalar mümkün müdür, buradan alacağımız hangi yaklaşımı bilgileri, başka neyle harmanlarsak daha güzel bir noktaya ulaşırız üzerine söylenmelerden ibarettir.

Maksatsız söylenmelerden, alternatifsiz eleştirilerden ve haddi aşan her işten Kalemle yazmayı öğreten Allah'a sığınarak...

Mücahide Kadın

Nureddin Yıldız

Tahlil Yayınları

2014

213 sayfa


Yazar: Misafir Köşesi - Yayın Tarihi: 21.11.2022 09:00 - Güncelleme Tarihi: 14.07.2023 21:22
965

Misafir Köşesi Hakkında

Misafir Köşesi

Kitaphaber ailesine misafir olmuş konuk yazarların yazılarını bu profilde bulabilirsiniz.

Misafir Köşesi ismine kayıtlı 1018 yazı bulunmaktadır.