Nesli İfsat Aracı Olarak Özgürlük, Düşünce, Misafir Köşesi

Hilal BAŞAK yazdı...

İnsanlı tarih boyunca yaşayamadığı bir özgürlük teklifi ile karşı karşıyadır günümüzde. Sınırları belli, alanı mukayyet olan özgürlük çağımızda hudutsuz bir şekilde sunulmuştur. Reklamcılık ve pek çok sektörle birlikte "Dilediğin gibi yaşa, iste ve yap, hayallerinin tadını çıkar, sınırsız eğlence." benzeri kelimelerle pazarlanmıştır.

Hür olmakla kafayı bozmuş olan akıl sınırlı bir dünyada, kısıtlı ömür yaşayan bizlerin sınırsız özgürlüğünün olmayacağını hatırlama ihtiyacı hissetmemiş ve hayatı dilediğimiz gibi at koşturduğumuz bir alana dönüştürmüştür. Bu düşünceden cinsiyet ideolojileri de nasibini almıştır.

Mücahit Gültekin'in Algı Yönetimi ve Manipülasyon isimli kitap 2021 yılına kadar eşcinsellik konusunu şeffaflığı ile ihtiva eden sınırlı birkaç kaynaktan biriydi. İsminden de anlaşıldığı üzere "Algı Yönetimi" tekniğini tarihten örnekleriyle bizlere aktaran kitap üçüncü bölümünde Bilimde Algı Yönetimi konusunu açıklarken Eşcinsellik örneğini veriyor. Günümüzde eşcinselliğin neden bu denli popüler olduğunu Alfred Kinsey ve Judith Reisman'ın hikâyesiyle açıklıyor: Biyolog ve zoolog olan Kinsey, "Cinsel Devrimin Mimarı" olarak adlandırılıyor. Amerika'da "Erkeklerde Cinsel Yaşam" (1948) ve "Kadınlarda Cinsel Yaşam" (1953) adlı iki kitap çıkarmış ve kitaplar büyük etki uyandırmıştır. Kinsey'in bu büyük etkisini sarsan ise Judith Reisman isimli annenin kızına tecavüz edilmesi sonrası yaşadığı olaylar ve arayışı olmuştur. Reisman'ın 10 yaşındaki kızının tecavüze uğramasının ardından teselli bulmak amacıyla aradığı birbirinden habersiz iki farklı yakınının hemen hemen aynı cümleyi kurarak: "Belki kızın kendisi istemiştir. Biliyorsun, çocukların doğumlarından itibaren cinsel arzuları vardır." demesi üzerine bu düşünce yapısının ardına düşmüş ve yolu Kinsey ile kesişmiştir. Düşünce yapısını topluma enjekte edenin Kinsey ve araştırmaları olduğunu ilginç bir şekilde öğrenen Reisman bu konudaki çalışmalarını derinleştirmiş ve Kinsey'in Raporunu çürütmüştür.

Kinsey, eşcinselliğin günümüzde bu denli patlamasının, başta Amerika olmak üzere pek çok ülkenin hukuki yapısının değişmesinin müsebbibi olmuştur. Kinsey Raporu ile Amerika'ya adeta şunları söylemiştir: "Bu toplum sanılanın aksine ahlaklı bir toplum değil bilakis pek çok ahlaksızlığın kol gezdiği bir toplumdur." Sorun şu ki Kinsey;

• Verilerinde kullandığı insanları sıradanmış gibi sundu oysa çoğu hapishane mahkûmuydu.
• Fahişeleri evli kadın gibi sundu.
• Rakamlar yanlış ve yuvarlak hesaplandı.
• Verilerden işine geleni koydu.

Kinsey, insanın da hayvanlar gibi dilediği ile dilediği fiili gerçekleştirebileceğini savunmuştur. Bu pedofili, eşcinsellik, ensest ve nekrofili vb. pek çok noktaya kapı aralamaktadır.

Özgürlük seçebilme hürriyeti demektir. Eğer bizim hakkımız başkalarını etkiliyor, onları rahatsız ediyor yahut alanlarını daraltıyorsa orada bir seçim hakkından bahsedebilir miyiz?

Psikoterapi Savaşına Genel Bir Bakış adlı kitap 2022 yılında eşcinsellik ile mücadele konusunda çıkan 52 hafta 52 kitap projesinin çeviri kitabı. Christopher Doyle'un keleme aldığı eser Ayık Kitap Yayınlarından çıktı. Kitap Türkiye'ye giren taraflı ve sığ bakışa karşın bize yeni bir bakış açısı sunuyor. Stonewall, isyanı ve eşcinselliğin oy birliği ile Amerikan Psikiyatri Birliğinden çıkarılmasını konu alarak başlayan eser: "Tanı değişikliği için en önemli katalizör bilimsel kanıt değil eşcinsel aktivizmiydi." (s.77) cümlesiyle günümüzdeki eşcinselliğin popülaritesinin nedenini gözler önüne sermiş oluyor. Evet ne yazık ki hiçbir olumsuz eleştiriyi üzerine almak istemeyen eşcinsel taraflısı güruha karşı: Nasıl oluyor da bir hastalık oy birliği ile hastalık olmaktan çıkartılabilir, AIDS hastalığı normalde eşcinselliğe bağlı bozukluk (GRID) olarak bilinirken bu hastalık nasıl oldu da günümüzdeki isimlendirilmiş halini aldı ve neden" eşcinsel eğilim" tabirinin kullanılmasından bu kadar rahatsız oldukları gibi birtakım basit soruları sorsanız bile sorularınız yanıtsız kalıyor. Kitap sırasıyla medyatik, stratejik, hukuki ve eğitimsel yönüyle nasıl yayıldığına değindikten sonra yurtdışı ve yurtiçine dair bakış açılarını da ayrı bir mercekle incelemektedir. (Burada kitabı yazanın yabancı bir yazar olduğu unutulmamalıdır.) Eşcinsellik ve cinsel politika alanında çıkartılan alanında çıkarılan çaplı eserlerden biri olduğu için bu çalışmada emeği geçenlere teşekkürü bir borç bilirim.

Özgürlük bir başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter mi bilmem ama özgürlük bir pazarlama aracı olarak sunuluyor ve nesilleri ifsat projesinin ana unsuru olarak kullanılıyorsa orada hürriyetten bahsetmek ne kadar doğrudur?

Kaynakça

Doyle, C. (2022). Psikoterapi Savaşı. İstanbul: Ayık Kitap.

Gültekin, M. (2016). Algı Yönetimi ve Manipülasyon Kitabı. Pınar Yayınları.