Okumanın Riski Üzerine Düşünceler

Okumak yok oldu mu? Neden bitti ki kitap okumak? Kitaplar tamamen yok olur mu? Kitap kültürü artık ekran kültürüne geçerken edebiyatın kaderi nasıl olur? Bu bizi neden ilgilendirmeli ki? Olayları algılamamızın kaybına yol açacağı için ilgilendirmelidir. Daha da önemlisi, anlatım dilimize olan algımızın kaybına neden olacaktır. Bu demek oluyor ki; ne kendimizi anlatabileceğiz ne de başkalarını anlayabileceğiz. Riskin ilki, Dijital Çağ ile gelişen yapay zekâ devriminin dilin değerini düşürmesiyle gerçekleşti. Bu durum, görsel ile dilseli gölgeleyerek ilerlemektedir. Görüntü ve ekran, kitabı elden düşürüp dijital olanı sıkı sıkı kavramayla kendini göstermektedir. Okuyan beyin yerine dijital beyine geçildi. Okumanın riskine kimse girmiyor artık. Çünkü okumak, tedirgin ve huzur edici bir süreç, ya da eğlenceli değil…
Hiç düşündünüz mü, dil ne için vardır? Lacan'ın cevabına göre "Dil bilgilendirmek için değil, akla getirmek için vardır." Daha öncesinde "İnsan Nedir?" Diyebilmek için Lanier'in gözlemi değer kazanır: "Kişi olmak değişmez bir formül değildir. Bir arayış, bir gizem, inançla atılan bir adımdır." (s.15) bu adımı attıracak olan da dil yetisidir. Dil, bizi biz yapan, insan olmamızın en önemli unsurudur. Robert P. Waxler, Okumanın Riski'nin merkezinde yer verdiği varsayımların en önemlisi, dilin bizleri insan kılan niteliklerin yeniden oluşturmamıza olanak sağladığıdır. Okumaktan murad nedir peki? Bu biraz Yunusca gelse de "Kendini bilmek"tir.
Eser, insanı kendi hikâyesiyle tamamlamak için; yer verdiği dilsel bir anlatıyla Okuma'nın Riski'ne atılmanın ikna edici tarafına vurgu yaparak başlar. Bunun için Âdem ve Havva, Alice Harikalar Diyarı, Yaşlı Adam ve Deniz, Guguk Kuşu gibi hikâyelerden yola çıkarak okumanın riskine girmeyen günümüz insanıyla ilişki kurar. Bundaki amacı kendimizi hangi hikâyede bulduğumuz ve o hikâyenin bir parçası olduğumuzu göstererek kendimizi bulmamızı nasıl sağlayacağımızın farkına vardırarak yapmaktır.
Modern yaşamın nitelikli eserler ile anlamlı kılınabileceğini bunun için "kurguya" ihtiyacımız olduğunu öne sürer Waxler. Toplumu iyi bir yaşama dönüştürmenin ancak böyle mümkün olduğuna değinir. Özünü kaybeden insan, doğal dünyanın dilsel işlenişini ve modern bilimin sırlarını öğrenmekle masumiyetten deneyimli bir yaşama geçeceğini aktarır. Wendy Steiner, "Dilin gerçekliği, gerçekliğinde dili kontrol ettiği fikri"yle durumu açıklar. Dilin dönüştürücü özelliğiyle, bilgi hayatı yeniden düzenler. Okuyan insan, kendine yabancılaşmaz, sosyal benliğini başkalarıyla olan bağı ve sezgisel bilgisini kullanarak ilerlemeye devam eder. Okumayarak benliğini yitirme riskine atılmaz.
Derin okumada dil sessizliğe teslim olur ve biz bu sessizliğe teslim olurken kendi halimizi yenilemeye koyuluruz. Okur, gerçek yaşamı kitaplarla deneyimleyerek, dünyanın en ücra köşesine değin gider. Kendinin sınırını aşan aydınlanma deneyimine tabi olur.
Biz okurlar büyük bir balıkla cebeleşen balıkçılarız. Balık yakalama umuduyla mücadele ederiz. Dil sayesinde gerçek yaşamlarımıza dönmeye hazırızdır. Okumanın Riski'ne atılmak son yerine başlangıçtır. Köklerimize doğru giden bir yolculuktur bu. Okur, kitaba ihtiyaç duyar, kitap da okura. Sahip olduğumuz dilsel varlığımız bu dürtümüzün nedenidir. Bu hakikati kabullenmemiz, kendi hikâyemizi mümkün kılarak okumanın riskine atılarak iyi bir okur olabilmekle mümkündür.
Edebi anlatıyla diyalog içindeyizdir, başından sonuna mucizenin yaratılmasına tanıklık ederiz. Anlatıcının bize anlatacağı yaşamı biz okurlar deneyimleriz. Anlatıcı tamamlanmamış bir insandır, kusursuz ya da bütün değildir. Sonsuz bir arayış içindedir. Okur, anlatının sonunda ötekiler gibidir. Gerçek dünyaya adım atmaya hazır.
Dijital dilde "sözler" "görsellerdir". Ve okur bu görselleri okur artık. Kitapları pis kokulu nesneler, çürüyen bir geçmişin andaçları olarak gören modern insan için okuma risklidir denilebilir. Gerçek okur, dikkatini dağıtan onca şeye rağmen ölümlü benliğinin sırlarını görmeyi ister. Okur, okumanın tehlikeli bir yolculuk olduğunu düşünmez ama bunu düşünenler çoğalıyor. İnsan okuduğu vakitlerde kendine ve diğerlerine açılır. Böyle bir samimiyeti size verecek başka bir şey yoktur. Okuma eylemi bir mucizedir ve her okuma eylem mucizeleri gerçekleştirir. Okumanın Riski bu mucizelerin her an gerçekleşmesidir.
Okumanın Riski
Robert P. Waxler
Çev. Peren Demirel
Kafkakitap Yayınları
Sayfa 258
Nisan 2022
Yazar: Ülker GÜNDOĞDU - Yayın Tarihi: 28.06.2022 10:50 - Güncelleme Tarihi: 29.06.2022 18:57