Pınar Demirkaya İle ❝Ya Suçlu Lektinse❞ Üzerine Bir Konuşma
Beslenme ve Diyet Uzmanı Pınar Demirkaya ile Nemesis Kitap tarafından yayımlanan sağlık-beslenme-kişisel gelişim kitabı "Ya Suçlu Lektinse!" hakkında konuştuk.
1.Beslenme ve kişisel gelişim alanındaki ilk kitabınız "Ya Suçlu Lektinse!" geçtiğimiz günlerde okurla buluştu. "Ya Suçlu Lektinse!" tahılların kendileri için savunma mekanizması olarak geliştirdikleri lektinden hareketle sağlıklı beslenme konusunda her anlamda bir başucu ve giriş kitabı. Kitabınız nasıl bir süreç sonunda ve nasıl bir ihtiyaçtan hareketle ortaya çıktı?
Her şey aslında birçok insanın kilo alma nedeninin çok fazla yeme kaynaklı olmadığını gözlemlememle başladı. Bu işin altını kazıyıp klinik gözlemlerimle birleştirdikçe kilo almanın aslında bir yan etki olduğunu, bedenin iyileşme yoluna girebilmek için bizimle iletişimde olma çabasının kilo almaya karşılık geldiğini fark ettim. Ek olarak insanların duygularını sömürmeden, onları anlayan, doğru yönlendiren ve bedenlerini dinlemeleri gerektiğini anlatan kaynaklara ihtiyaçları olduğunu fark ettim. Kitabımı yazmada en temel hareket ve çıkış noktam bu oldu.
2. Kitabınız öncelikle lektinin kökeniyle başlıyor. Ardından tanımı, bağırsak sağlığı otoimmün hastalıkları ilişkisi, vaka örnekleri, çözüm olarak lektinden zayıf beslenme, mevsimsel beslenme ve lektini azaltma önerileri gibi pratik teknikler ve geliştirdiğiniz beslenme programıyla bitiyor. Bu anlamda kitabınızın içeriği hakkında özetle neler söylemek istersiniz?
Her şeyden önce bu kitap çok insancıl ve anlayışlı bir kitap. Kitabımı okurun karşısına oturup yazmadım, tam aksine onun yanına oturup yazdım. Hepimizin ihtiyacı öncelikle anlaşılma isteği diye düşünüyorum. Satırlarımın çoğu okurlara gerçekten anlaşıldıklarını hissettirebilir, bu histen hareketle çözüm yolları sunabilir. Amacım bir farkındalık yaratmak ve bu farkındalıktan hareketle geçmişten günümüze lektinin hikâyesini yazmaktı. Aslında hiçbir şeyin çözümsüz olmadığına okurlarımı ikna etmeye çalıştım diyebilirim.
3. sağlıklı beslenme konusunda doğru bildiğimiz yanlışlar nelerdir, nasıl uygulamalar yaparsak daha sağlıklı besleniriz?
Birçok yanlış var. Kitapta da bunlardan sıklıkla bahsediyorum aslında. Onları tek tek sıralamak sanırım yeni bir kitap yazmaya kadar gider, ancak özetle şunu söyleyebilirim: Bedeninizi dinleyin ve onun size ulaşma çabasına kulak verin. Birinin bir şeyi çok sağlıklı olarak anlatması onu herkes için sağlıklı yapmaz. Püf nokta bu cümle aslında.
4.İlaç olmayan gıda takviyeleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Artık ne toprak eski toprak ne de tohum eski tohum. Dolayısıyla daha ulaşılabilir ancak içerik olarak daha yoksul ürünlerle karşı karşıyayız. Bu yüzden sadece besinler üzerinden vitamin ve mineral ihtiyacımızı yeterince karşılayamıyoruz. İhtiyaç dâhilinde, doğru biçimde kullanılması şartıyla gıda ve vitamin takviyeleri artık kaçınılmaz.
5.Sonbahar mevsimindeyiz, bu döneme özgü üretimler anlamında okurlara sağlıklı beslenme konusunda önerileriniz var mı?
Hastalık ve alerji mevsimi olarak da adlandırabiliriz bu dönemi. Özellikle kış mevsimine geçiş olan sonbahar aylarını. Bu aylarda öteki aylara nazaran daha dikkati olmalı, sıvı alımını üst seviyede tutmalıyız. Yine beslenme modelimiz kesinlikle bu dönemin sebze ve meyvelerini içermeli. Havaların hafif soğumaya başlamasıyla birlikte vücudumuzun yağlanma isteğini de göz önünde bulundurmalıyız.
6.Pınar Hanım, gastronomi ve sağlıklı beslenme türünde başucu kitaplarınız hangileri?
Gastronomi alanında Anthony Bourdain'in Mutfak Sırları kitabını ilk sıraya koyabilirim. Kitap yemek yapmayı anlatmaz, yemek yapmamayı da anlatmaz. Buna karşılık gastronomi ve hayatla ilgili çok şey anlatır. İbni Sina'nın Fit el Tıp serisi ise benim için ayrı bir öneme ve değere sahipti, kelimenin tam anlamıyla başucu kitaplarımdır.
Yazar: Serkan PARLAK - Yayın Tarihi: 27.11.2023 09:00 - Güncelleme Tarihi: 20.11.2023 09:48