Sedat Umran ve Şiirine Dair 15
Kış Bayramı Eserindeki Nesne Şiirleri
Umran'ın hemen hemen tüm kitaplarında eşyaya dair şiirler mevcuttur. Kimisi direkt olarak eşyayı konu almakta, kimisi ise eşyayı işaret etmektedir. Kış Bayramı adlı eserindeki eşyayı direkt olarak konu alan şiirler şunlardır:
Garip Oyuncak
"Seyre dalarım bazen ellerini
Bir garip oyuncak gibi; ölçemem değerini
Ah bir kerecik kurup işletebilsem, derim
Onları devinirken daha da çok severim
Korkarım, bir dokunsam hemen kırılır diye
Kalsa da kırık parçaları bana geriye!.."(Umran, Kış Bayramı, 2001, s. 15).
Garip Oyuncak şiirinde Umran, sevgiliyi bir oyuncağa benzeterek izlemeye koyulur. Dokunmaktan korktuğu bu oyuncak, Umran için tedirgin edici bir eşyadır. Fakat bir yandan da ona dokunmak için can atar fakat yine de içerisinde ikileme düşerek korkar dokunmaktan, ola ki ona bir zarar verir, kendisine kırık parçalar kalsa bile yeteceğini düşünür.
Defter
" Hor kullandığın defter
yaprakları kopuk kopuk
senden dikkat, sevgi ister
içindeki harfler çarpık
Bırak koparmayı, yeter
onu böyle sen harcadın
bir dirhem et ayıp örter
üzerinde senin adın
Kendin yaz, kendi oku
kimse ırgalamasın seni
dile getir varla yoku
ışığını ve gölgeni
bu deftere kaydet, sakla
belki bir gün gören olur
o bir gizliliği solur
ne kazandın harcamakla?..." (Umran, Kış Bayramı, 2001, s. 29).
Defter isimli şiirinde Umran, eşyayı direkt konu edinerek ona bir kişilik, bir anlam yükler. Sayfaları kopmaya müsait olan bu defter, biraz ilgi, biraz dikkat istemektedir. Sayfalarının kopartılmasına artık karşı çıkmakta, sayfaları kopartıla kopartıla tüketildiğini ifade eder. Deftere yazılıp çizilen bir sır gibidir, saklanır, ilerde bir gün belki birileri bu gizli kalmış sayfaları görebileceğini ifade eder.
Kalemtıraş
"Elimde şu zarif kalemtıraş
Onunla yontarım his taşlarını
İnceltip sivriltirim göz yaşlarımı
Beni hem üzen, hem eğlendiren bir uğraş
Dizerim sözcükleri şiirimin ipliğine
Bana armağanı kim bilir kimin?
Girerim havasına bir hoş iklimin
Ne çıkar alışmasam da garipliğine
İçim onunla yeni kalır, yani yeni
İsterse bulamasın bir tek seyredeni" (Umran, Kış Bayramı, 2001, s. 53).
Kalemtıraş şiiri, bir önceki şiirde olduğu gibi direkt olarak eşyayı konu edinen bir şiirdir. Umran'ın eşyaya yaklaşımı çoğu kişiden farklı olarak gözükmektedir. Şairce bakar o her şeye. Özellikle eşya, onun hassas konularındandır. Kalemtıraş, kendinden beklenilen kalemlerin körelen uçlarını açmaktır. Fakat Umran, kalemtıraş ile his taşlarını yontar. İnceltip sivriltir. Bu eylem onun için hem acı ve üzüntülü bir durum hem de eğlenceli bir uğraştır. İlk mısrada değindiği kalemtıraşa daha sonraki iki mısrada dokunmadan şiirini tamamlar.
Düdük
"Düşmesin elinden düdük
Onu öttürü öttürüver
Sarhoş olsan da kör kütük
Acının defterini dürüver
İçin içine sığmazsa
Bulursun koyacak bir yer;
Yanışını sürdür, ışığın azsa
Kimi alacakaranlığı sever…" (Umran, Kış Bayramı, 2001, s. 67).
Düdük şiiri, bir yandan sevinci bir yandan da acıyı yansıtılarak sunulmuştur. Düdük, üfleyenin durumuna göre değişmeyen, kim üflerse üflesin ses çıkartan bir alettir, eşyadır.
Balonların Suskunluğu
"Balonların sıra sıra ipliğe dizili
Şişkin karınlarından belli gebelikleri
Onlardır bastırılmış suskunlukların dili
Öfkesine yol vermez ufacık delikleri…
Haşarı çocukların kızıp patlattıkları
Buruşmuş cesedini fırlatıp attıkları!..." (Umran, Kış Bayramı, 2001, s. 80).
Balon üzerinden hareketle Umran, onların durumlarının anlaşılması için insana dair özellikleri balonlara aktarır. Bütün eşyalarda olduğu gibi bu şiirinde de bir tür kişiselleştirme yapmıştır. Balonların, Umran'a göre şişkin halleri bir tür gebeliktir. Öfkeli bir biçimde dururlar, fakat ufacık delikleri olduğu için bu öfkelerini yansıtamazlar. Bazı çocuklar patlatır bu balonları ve atar, patlayan balonları bir cesete benzetir.
Küpe
"Kulağının memesine
Kondurduğum şu öpücük
Bir küpeydi gayet küçük
Şaşakaldım gülmesine
Bir damlacık kandı, hazin
Hiçler döner birden hepe
Kullan dedim tepe tepe
Çıkarmana vermem izin!..." (Umran, Kış Bayramı, 2001, s. 90).
Küpe, Umran'a göre sevgilinin kulak memesine kondurduğu bir öpücüktür, gülmesine şaşakaldığı. Bu küpeleri kimi zaman da bir damla kana benzetir, kullanmasını istediğini ve çıkartmasına izin vermediği bir eşyadır küpe.
Fotoğraf
"Ayşenur'a
Bir fotoğrafını gönder bana
saçlarını akşamın kanlı gülü
çıplak omuzlarında çift sıra örülü
buklelerin, bürün düşlerinden bir dumana!..." (Umran, Kış Bayramı, 2001, s. 92).
Bir eşya olarak fotoğraf, sevgilinin fotoğrafıdır. Fotoğraf üzerinden hiçbir kişileştirme yapmadan direkt olarak sevgilinin fotoğrafını ister. Sevgili üzerinden şiir sanatını kullanır.
Yazar: Tuğba D. CAN - Yayın Tarihi: 14.02.2024 09:00 - Güncelleme Tarihi: 14.02.2024 15:45