Şehir ve Kültür Dergisinin 31. Sayısı Yayımlandı
Şehirler, Kültürler, Şûralar…
Ben ki dört duvar arasında yaşarım/ Küçük bir sokaktan geçerim her sabah … Oktay Rifat
Kadim kültürden beslenen Anadolu ve Rumeli topraklarındaki çok kültürlü şehirlerimiz, sürekli yenilenen dünyaya açıktırlar. Bu kültürlerin oluşturduğu medeniyetler harmanı ile günümüze kadar yaşadılar.Güçlü olduğumuzda kendi medeniyetimiz ve kültürlerimize aidiyetimizde sıkıntı olmaz hiçbir zaman.Ne zaman ki Devletimizin gücü ve enerjisi zayıflar, Ekonomik ve siyasal anlamdaki sıkıntı ve problemlergücümüzü zayıflatır. Tarih boyunca da böyle olageldi.. Karamsar değiliz, En sıkıntılı dönemlerde birlik ve beraberlik içinde olmak direncimizi artırır, dinamik bir toplum oluruz. Son yıllarda toplum olarak çok konuda gelişmeler yaşadık ülkemizde. Ancak eğitim ve kültürde beklediklerimizi bulamadık..
Bunun sıkıntılarını yaşarken sayın cumhurbaşkanımızda şeffaf olarak dile getirdi: " Türkiye'de geçtiğimiz 13 yılda her alanda tarihi bir dönüşüme, tarihi bir değişime şahit olduk. Ülke olarak çok önemli mesafeler kat ettik. Ancak bu süreçte iki alanda, eğitimde ve kültürde hedeflediğimiz noktaya gelemediğimizi üzülerek söylemek istiyorum. Eğitimde altyapıyı güçlendirdik. Eğitimin, öğretimin içeriği konusunda çocuklarımızı medeniyet tasavvurumuza uygun şekilde yetiştirme konusunda aynı şeyi söyleyemiyorum". Medeniyet tasavvurumuzdan yola çıkarak Kültür derelerimizin neredeyse yok olan su debisini yükseltmemiz gerektiğini biliyoruz. Bu çalışmaların devlet millet kaynaşması ile yapılması gerektiğinde hem fikiriz.Devlet kurumları, Sivil toplum kuruluşları elele vererek tanzimattan bu yana örselenen kültürümüzü hakettiği yere yükseltmeliyiz, samimiyetle azimle kararlılıkla..
Kültür Bakanlığımız güzel bir çalışma başlattı: 3.Kültür Şurası. 3-5 Mart tarihlerinde İstanbul'da gerçekleşecek 3.Kültür Şurasında, ülkemizin önde gelen kültür insanları, Ülkemiz için çok önemli olan Kültür formları asıl ve eksik yönleri ile tespiti yapılacak ve ortaya bir Kültür politikası yol haritası çıkacaktır. 3.Kültür şurasında konular 17 komisyonda görüşülecek, Kültür Politikaları, Kültür Diplomasisi, Kültür Ekonomisi, Kültür Varlıkları ve Arkeoloji, Sahne Sanatları, Sinema –Radyo – Televizyon, Müzik Görsel sanatlar, Dil ve Edebiyat, Yayın ve Kütüphanecilik, Medya ve Kültür, Çocuk ve Kültür, Mimari ve Kültür, Şehir ve Kültür, Yerel Yönetimler ve Kültür, Sınırötesi Türkler ve Kültür, Aile ve Kültür komisyonları çalışıyorlar zirve için..Cumhurbaşkanımızın dertlendiği cümleden sonra ümidini yansıttığı şu cümle hepimize bir motivasyon veriyor; "Ümitsiz değilim, bunu başaracağımıza inanıyorum." Kültür ile birlikte Şehirlerimiz'inde durumu ortada, hemen hepimizin ortak derdi; Medeniyet şehirlerinden ruhsuz ve estetikten yoksun, kültürden bî haber şehirlere evrilmemizin hoyratlığı…
Şehir ve Kültür; Şehirler 'in yapısındaki en küçük nokta olan evlerden yola çıkarak şehirleşmeye, medeniyetimize kavuşmaktır ortak formül.. Meseleyi sadece binaların boylarında aramayalım. Elbette medeniyetimizin bize gönderdiği örneklerde inancımızı ve törelerimizi yaşattığımız şehirlerimizde bulmalıyız. Caminin merkezde olduğu bir yerleşim yeri, bir meydan, meydana açılan cadde ve sokaklar, sokaklara giren çıkmazlar… İbadethane yanında okul, çeşme, çarşı… Ağaçlar ve çiçekler şehirlerin olmazsa olmazı…Ağaç boyunu geçmeyen yapılar.. ahilik geleneği.. Dostluklar, komşunun çocuğu ile ilgilenen komşular. Selamlaşmadan başlamayan gün. Saygı ve muhabbet, zirvedir mahalle kültüründe. Yeni kurulan yerleşimlerde; Kadim şehirlerden orantılı ölçekte büyüyen yapıları, meydanları çarşıları.. Gün ışığında ayıpsız mal satılan alışveriş yapılan
AVM leri..Kimsenin geçişini engellemeyen otoparkları, tertemiz ulaşım araçları, Modern ve teknolojik imkanları olan okulları, Çocukların hayata başlamasından itibaren şehri yaşayabilecekleri her türlü fiziki imkanlar.. Tertemiz camiler, yollar, meydanlar, sinemalar, tiyatrolar, spor alanları. Nefes alan şehir, nefes alınıp verilen oksijen dolu şehir. İdeal olan budur. Şehirlerimizdeki çarpıklıklar için sayın Cumhurbaşkanımızın şikayeti ortada; "Tek başına yaşamak insan fıtratına aykırıdır. Şehirler işte bu fıtrî ihtiyaçtan doğmuştur. Güzellik ve estetik arayışı da insanın özünde var olan hasletlerdendir. Medeniyet kavramının insanların birarada yaşadıkları şehirleri, o şehirleri anlamlı kılan yapıları da ifade eden geniş bir anlam dünyası vardır. İnsan doğanın çehresini değiştirebilecek müdahaleler yapma irade ve bilgisine sahip âlemdeki tek varlıktır. Bu müdahale güzele, iyiliğe, hayırlıya bulaşma yolunda olursa Allah'ın yeryüzündeki halifeliği davranışına uygun davranmış olur… İstanbul Boğazı'nın hali ortada. Boğazı felç ettiler. Neden, bu yüzden" Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı da vazifesini yerine getirmek için kolları sıvadı; "Şehircilik Şurası" 3 ay sürecek çalışmalarına başladı, Cumhurbaşkanımızın yukarıdaki sözleriyle. Bizlerde Şehir ve Kültür dergisi olarak zaten bu sorumlulukla yayın yapıyoruz. Ve 31 sayıdır bu sorumluluğumuzu en naif fakat kararlı bir tavırla yerine getirmeye çalışıyoruz. Aynada kendimiz yerine şehirleri ve kültürümüzü görüyoruz her ay.. Hz. Mevlâna diyor ki;
"Akılla hüneri sat da, hayran olmayı satın al"
Hoş bulduk efendim, hoşça bakın zatınıza..
Mehmet Kamil Berse
Genel Yayın Yönetmeni
İçindekiler
- İstanbul'u Sevmek Sorumluluk İster – Prof. Dr. Zekeriya Kurşun
- Kentte Kaybolan İnsan – Prof. Dr. E. Nazif Gürdoğan
- Karabağ'ın Çığlığı- Doç Dr. Abdulhamit Avşar
- Şehriyar Diye Bir Şair – Yavuz Subaşı
- Şehirler, Şehirliler ve Şehrengizler – Mimar Dr. Kâmil Uğurlu
- Dünyanın Kültürünü, Bir Şehirde Yaşamak – Mehmet Kamil Berse
- Çocuklarımız Teknolojik Aletlerin Kölesi Olmamalı – Vehbi Vakkasoğlu
- Koruma Mevzuatımızda Kültür, Yerel Kimlik ve Tarihi Sosyal, Ekonomik Çevre- Cem Eriş
- Panorama Feszty Macarların Karpatlara Gelişi- Salih Doğan
- Mahremin Hakikatine – Ayşe Hafsa Valide Sultan- Nermin Taylan
- Serap Aksoy Sermaik ve Heykel Sergisi – Mehmet Lütfi Şen
- İstanbul Beyefendisi Edebiyat Hocası – Prof. Dr. Orhan Okay- Mehmet Nuri Yardım
- Evlâdım Vatan -Şiir-/ Kâmil Uğurlu
- Kar Yağınca / Mustafa Uçurum
- Yeni Rejimin Şehirli Kalemşörleri / Hüseyin Yürük
- Kırcaali; Kırcaali Türk'tür, Türkçedir, Türkiye'dir/ Fahri Tuna
- Dört Derviş Hikâyesi (Hikâye-İ Çihâr Derviş) -Kitap Tanıtım-
- Şehir Bir Muammadır, Çözüldükçe Yeniler Sırrını - İsmail Bingöl
- Yekpare Demokrasi (Darbe Öyküleri) - Kitap Tanıtım-
- Tuna Yokuş Mu Çıkıyor Ne? Bu Tuna Başka Tuna Viyana -İki- Mehmet Cemal Çiftçigüzeli
- Eski Mahallelerimize Ziyaret / Prof. Dr. Ömer Özden
- N İğde Türküleriyle Bir Yolculuk / Mehmet Baş
- Kaos Dinozorları / Mustafa Yazgan
- Karakterli Şehirler Ve Ütopik Kentler / Bilal Can
- Şiirsiz Şehir Hayatı / Ekrem Kaftan
- Monarşizm Yugoslavya'sının Müslüman Sivil Toplum Kuruluşları (1918-1945) / Eldar Uka
- Boğaziçi Güzellemesi Aşk, Efsane, İlk Ve Son... / Burak Fazıl Çabuk
- Şehirleşen Türkiyede Sanayileşme'nin Öyküsü / Yaşar Dinçkal
- Van'ın Okuma Sevdalı Güzel Gözlü Kızı.. / Serdar Taştanoğlu
- Hekimbaşı Salih Efendi / Nidayi Sevim
- İbb/Şehir Tiyatroları Geç Kalanlar Oyunu -Şehir Tiyatro- / Yasin Çetin
- Toroslarda Düğünlerin Dili / Recep Garip
- Ağlayan Şehir: Şam / Muhsin İlyas Subaşı
- Aynı Ocaktan Isınan Kalem Efendileri / Sabri Gültekin
- Sevdalinka Boşnak Edebiyatı Nasıl Doğdu? / Mikail Türker Bal
Yazar: Dergihaber - Yayın Tarihi: 21.02.2017 14:57 - Güncelleme Tarihi: 05.12.2021 19:16