Şehir ve Kültür Dergisinin 89. Sayısı Yayımlandı (Ara, Dergi, Dergihaber

Şehir ve Kültür Dergisinin 89. Sayısı Yayımlandı (Aralık, 2021) yazısını ve Dergihaber yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemizden oku

Şehir ve Kültür Dergisinin 89. Sayısı Yayımlandı (Aralık, 2021)

14.12.2021 09:00 - Dergihaber
Şehir ve Kültür Dergisinin 89. Sayısı Yayımlandı (Aralık, 2021)

Şehir ve Kültür dergisinin Aralık 2020 sayısında kitaphaber okurlarının yakından tanıdığı iki isim de katkıda bulunuyor.

Ağrı'daki Yüce Dağ; Karaköy Camii'nin Varlık Sebebidir.

Benim vatanım elbette eşsizdir; benzeri yoktur dünyada. Benim milletim vatanını sever bayrağını sever. Canı pahasına savunur bu toprakları. Sadece ayak bastığımız kendi sınırlarımız içinde değil, soydaşının ayak bastığı toprakları da vatanı gibi savunur.

Bu topraklarda tabiatın izleri ve eserleri vardır. Bunların en yüceleri dağlardır. Doğu Anadolu'nun sınır bekçisi dağlarımız vardır. Vatan dağımızdır. Hemşehri bir dağımız olduğu için ayrıca güzeldir.

Allah onu Türk milletine öylesine benzer yaratmıştır ki alnı hep göklerdedir, yücedir. Her mahlûk yükselmek ister bu dünyada, bu dağ hep yüce şeylerin konağı olmuştur. Peygamberler tarihine göre Nuh'un gemisinin ilticagâhı olduğu söylenir. Bu doğruyu kabul ederiz ve şunu söyler bize bu dağ: İnsan neslinin beşiği, bittiği yerden yeniden başlayan eşiği olmuştur. Onu yakından görenler Türk göklerinin rüzgârları dumanlı başında öfkeli bir kırbaç gibi kem gözlerde ve hoyrat suratlarda şaklamaya her an hazır olduğunu hissederler. Çünkü yanı başlarında bir ucu Allah'a uzanan, ömrü boyunca onları gözleyip gözetleyen dağ gibi bir Türk imanı, Türk imanı gibi bir dağ vardır.

Ahmet Muhip Dranas'ın dizelerindeki Ağrı Dağı'dır bizi konuşturan ve yazdıran;

Vardım eteğine secdeye kapandım,
Koşup bir koluna sımsıkı abandım.
Karlı başın; yüce dediklerin yüce
Sükûn içinde heybetin gönlünce...
Gökyüzüne doğru yürüyen yeryüzü
Barıştıran sınır, geceyle gündüzü
En sonuna doğru ilk uçtan gelen dağ
Göğü perde perde delip yükselen dağ

Kadim geçmişinden beri milletimizin ruhuna emniyet salmış, gönlüne taht kurmuştur. Bu sebeple ünlü hükümdarımız Yıldırım Bayezid'in adını, eteğinde kurulan koltuğunun altındaki şehre verdiler.

Bu vatanın bir ucu, Ağrı Dağı gibi bir yüce kalenin gözetiminde iken diğer ucu Toroslardan Akdeniz'e haykırmaktadır; Doğu Akdeniz bizim tarihten gelen vatanımızdır.

Bir ucu Sinop'un yüce kalesindedir vatanımızın. Bir ucu da Trakya'nın nehirlerinde ve ovalarındadır...

Rabbimizin lütfu olarak gördüğümüz ve efsanelerle yücelen varlıkların sebeb-i hikmeti, İstanbul'u korumaktadır...

Kıbrıs'ta yıllardır verilen vatan mücadelesi aslında İstanbul'un mücadelesidir... Güney sınırımızda ve Suriye'de kahraman ordumuzun verdiği mücadele de aslında aynı gayeye hizmet etmektedir.

Ege Denizi'ndeki mücadelemiz, Libya'daki mücadelemiz,

Azerbaycan Karabağ'daki mücadelemiz hep İstanbul içindir...

Anlatmak istediğim odur ki; Bin yıldır bu topraklarda hükümranlık süren Türk milleti, İstanbul'un Fethi'nden itibaren hasımları tarafından elbirliği ile bu topraklardan sürülmek istenmektedir. Ezeli düşmanlarımız İstanbul'a tekrar sahip olmak isterler...

Altı asra yakın zamandır, bu hırs ve kin devam ediyor...

Birlik ve beraberliğimizi zayıflattığımız anda bu emellerini gerçekleştirmek üzere pusudalar... Buna sebebiyet vermemek için bir olmak ve diri olmak zorundayız... Bir ve beraber olduğumuz sürece kıyamete kadar bu topraklar Müslüman Türk yurdu olarak kalacaktır...

Asırlardan beri ata yurdumuzda yaşayan Türk devletleri nihayet bir araya gelip anlaştılar ve "Türk Devletleri Topluluğu" adlı teşkilatı kurdular. Bu birlik ve beraberlik dostları sevindirdi, düşmanları üzdü elbette. Bu beraberliğin bozulmadan devamı en büyük arzumuzdur.

Türk devletlerinin bütün şehirleri, bizim ortak kültürlerimizin yaşatıldığı şehirlerdir. Bizler bu şehir kültürümüzü Doğu Türkistan'da Kaşgar'dan, Turfan'dan, Fergana Vadisi'nden, Buhara'dan, Semerkant'tan Anadolu'ya taşıdık. Belh'den Konya'ya gelen Hz. Mevlâna, bu kültürü burada yaşatmış. Şehirciliği kilometrelerce uzaktan Avrupa'ya taşımışız... Stratejik konumumuz nedeniyle; gözümüzü kırpmadan vatanımızı savunduğumuz gibi, kültürlerimizi de korumak ve yaşatmak zorundayız.

Ağrı'daki Yüce dağ, İstanbul Karaköy'deki Karaköy Camii'nin varlık sebebidir, bunu böyle bilip bu varlıklarımıza sahip çıkıp yaşatmalıyız. O caminin yapıldığı dönemdeki çevreyi ve demografik faktörü düşündüğümüzde bunu daha iyi anlarız. Ufak dediğimiz şeylerin aslında manevi değeri Ağrı dağı kadar büyüktür; Türk milletinin yüce gönlü gibi... Sahip çıktığımız her değerimiz geleceğimizin teminatıdır.

Kocaman bir seneyi, 365 koca günü daha geride bırakıyoruz; geriye baktığımızda hızla geçen zaman diliminde salgın hastalıkla boğuştuk, sayısız değerimizi ebediyete uğurladık. Hepsine rahmet olsun. Fatihalarımızı eksik etmeyelim. Bu sıkıntılı günlerde durmadık çok şükür kalitesinden ödün vermeden her ay dergimizi hazırladık. Yeni bir senede Rabbim izin verdiği sürece dergimizi çıkarmayı vazife biliyoruz...

Kravatımızı bağladık, saçımızı taradık ve bu senenin son sayısı ile değerli okuyucularımızın huzurundayız...

Hz. Mevlâna der ki: "Gönül ne tarafı işaret ederse, beş duyu da eteklerini toplayıp o tarafa gider."

Hoşça bakın zatınıza...

Mehmet Kâmil Berse

Genel Yayın Yönetmeni

İÇİNDEKİLER

  • Unutulan Bir Devlet: Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti- Doç. Dr. Abduhamit Avşar

  • Boğazda Batan Biblo Cami Karaköy Camii- Mehmet Kâmil Berse

  • Taşkent'te Sonbahar Altın Yapraklı Günler- Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak

  • Şehirler, Kültürlerin Objektif Sunumudur- Prof. Dr. Nazif Gürdoğan

  • Haşim, Paris ve Kadınlar- Mehmet Kurtoğlu

  • Mevlânâ'nın Şehirlerinden Tebriz- Adnan Karaismailoğlu

  • Batman Goodman Yani İyi İnsanlar Şehri- Fahri Tuna

  • Afrika'nın Şehirleri- 14 Soroti - Dr. Serhat Onur

  • Seyahat Ve Hatıra Kitaplarında Türkiye'nin Vilayetleri: Adana-1- Hüseyin Yürük

  • Niye Ki-1- -şiir- Kamil Uğurlu

  • Nilüfer - Bilal Arıoğlu

  • Üsküdar'da - Ahmet İşler

  • Hemşerim Memleket Nire? - Necla Dursun

  • Dedegil'in Fırını - Muhsin Duran

  • Kıvrak Zekâlı Oyuncakçı Şaire Dair - Erbay Kücet

  • Kadim Zaman Dehlizinde Bursa Aynasından Yansıyanlar-IV- M. Nihat Malkoç

  • Şehir Ve Şuur - Mehmet Mazak

  • Derdiment Dede - Serdar Yakar

  • Bir Şair Öldü; Ahmet Sezai Karakoç -1- M. Cemal Çiftçigüzeli

  • Hasan Çelebi İle Hat Sanatı Üzerine Söyleşi- Ahmet Faruk Aygün

  • Kentin Hakkı Nasıl Aranır? - Cüneyd Altıparmak

  • Yolumuz Paris'e Düştü-1- Muhsin Karabay

  • Kendi Halinde Sevdaların Rıhtımı - Ülker Gündoğdu

  • Rindlerin Ölümü - Ahmet Faruk Aygün

  • İlginç Bir Kütüphane Hikâyesi - Mustafa Türkmen

  • Aziziye İlçesin'deki Güzellikler - H. Ömer Özden

  • Halûk Hoca İle Saray Hatıraları-9 Sultan III. Selim Han'a Vefa - Zülgaip Akkuş

  • Evliyalar Diyarı Yeşil Bursa - Şifanur Özçelik Şirin

  • Şehir Dindarlığı Ve 70. Kuruluş Yıldönümünde İmam Hatip Okulları - Muhsin İlyas Subaşı

  • Çağ Kapatıp Çağ Açmak Mı? Yoksa Türk'ün Düşmanlarının Değirmenine Su Taşımak Mı? - Prof. Dr. Mehmet Maksutoğlu

  • Andırın'da Lokantacılık Kültürü - Hüsnü Karcı

  • Gaziantep Geleneksel Mimarisi ve Mimaride 'Taş'ın Kullanımı-II- Dr. Öğr. Üyesi - Gaye Cansunar Yetkin

  • Kalemi Bereketli Yazar Sabahat Emir - Mehmet Nuri Yardım

  • Savunma - Recep Arslan


Yazar: Dergihaber - Yayın Tarihi: 14.12.2021 09:00 - Güncelleme Tarihi: 19.12.2021 03:13
788
Yorumlar
  • sabri ünal 2021.12.12 20:40
    Ülker ve Necla ablalarımızı tebrik ederim.

Dergihaber Hakkında

Dergihaber

Dergilerin son sayıları hakkındaki kimi içerikleri bu profil altında yayımlıyoruz. Bu içerikler tanıtım bülteninden derlenmiş olabileceği gibi alıntı da olabilir. Nadiren kendi yazdığımız içerikler de olabilir.

Deginizin yeni sayı duruyu bültenlerini [email protected] adresine gönderebilirsiniz.

Dergihaber ismine kayıtlı 973 yazı bulunmaktadır.