Siyasallığın Toplumsal İnşası Üzerine

Mahmut H. Akın’ın doktora tezi olarak ortaya koyduğu bu çalışma gözden geçirilip tekrardan düzenlenerek okuyucuların ve araştırmacıların ilgisine sunulmuştur. Eser genel olarak sosyoloji temelli bir siyaset araştırmasını ortaya koymaktadır. Üç bölümden oluşan eserde birinci bölüm sosyolojik zemini ortaya koymak amacıyla “toplumsallaşma” başlığıyla sunulmuştur. İkinci bölüm Siyaset ekseninde siyaset ve toplumsallaşma konusuyla irdelenmiş olup, siyasal toplumsallaşmanın çeşitli yaklaşımları gözler önüne serilmiştir. Üçüncü bölüm ise “siyasal toplumsallaşma aracıları” başlığıyla siyasal toplumsallaşmanın yaygınlık kazanması, öğrenilmesi bakımından önemli kurumlar irdelenerek aktarılmıştır.
Mahmut H. Akın eserin niyetini şu şekilde özetlemektedir:
“Çalışmanın bütününde, toplumsal gerçekliğin çok yönlülüğü, karmaşıklığı ve insanlar arası iletişim ve etkileşimler ile sürekli üretilmesi göz önünde bulundurulmuştur. Siyasal toplumsallaşmanın da bu çok yönlülük içinde geliştiği kabulü ile süreç tartışılmış ve açıklanmaya çalışılmıştır. Toplumsal gerçekliğin ve toplumsal süreçlerin tek bir gerçekliğe karşılık gelmediği ve farklılıklar dolayısıyla inşa edildikleri kabul edilmiştir. Bu yüzden de açıklanmaya çalışılan nesne, tek bir doğru yerine doğruların içinde bulunduğu ve açıklamaya çalışanın görüşlerinden, bakış açısından ya da en genelde açıklayan öznenin varlığından bağımsız bir gerçeklik olarak görülmemiştir” (Akın, 2013:13)
Toplumsallaşma Nedir?
Mahmut H. Akın, toplumsallaşma üzerine çalışmalarına devam ederek, daha sonra “toplumsallaşma sözlüğü”nü de sosyal bilimlere katkı amacıyla hazırlamıştır. Sosyolojiyi “toplumbilimi”, “topluluk bilimi”, “toplumsallaşma” kavramıyla anlamlandırmak isteyenlerin başvurması gerekli olan bu çalışmalar, toplumun ve toplumsallığın üzerine bilgiler edinebilecekleri gibi, eserlerin sunmuş olduğu kaynakçalarla litaretürdeki çalışmaları hazır bir biçimde görebilme imkânına kavuşabilirler.
Toplumsallaşma bir yanıyla Akın’a göre; “bir terbiye etme sürecidir. Gelişim çağındaki çocuğa verilen bilgiler, gündelik toplum hayatında nasıl davranması gerektiğini öğrenmesini sağlamaktadır. Eğer çocuk, toplumun kabul ettiği doğruların dışında yollara saparsa, çocuğun yakın çevresi böyle bir durumun gerçekleşmesinin önüne geçmeye çalışır. Toplumsallaşma, bir yönüyle disipline etmedir” (Akın, 2013:19) Toplumsallaşmanın birçok yönüyle neye tekabül ettiğini irdeleyen Akın, onun çocukluk evresiyle birlikte aileden, çevreden, dil ve kültürden etkilenerek oluşmakta ve ilerleme kaydetmektedir. Etkileyen ve etkilenen bağlamında kişilerdeki toplumsallaşma durumları dil ve kültürel semboller temelinde kurulan iletişim örüntüleriyle temellenmektedir. Toplumsallaşma sürecinin, insanların hayatı ve dünyayı algılamaları için gerekli “anlam” kodlarının edinmelerini sağladığını belirten Akın, toplumsallaşmanın insanlar için ayrıca “toplum haritalarını” kazandırdığını ifade etmektedir. Siyasallık yine Akın’a göre insana özgü bir durumdur, bunu Aristoteles’in “zoon politikon”una bağlayarak bunun siyasetin de doğasını oluşturduğunu ifade etmiştir. İnsan herhalükârda siyasaldan uzakta kalamamasına özgü bir yaklaşımla bir tür mecburiyet alanı olan siyasal arenada günlük ve uzun vadeli siyasal düşünlerle etkileşim içerisindedir. Hayat tarzından seçeneklerine, kullandığı kelimelerden giyim biçimine kadar geniş bir alanda siyasalın insan üzerindeki etkisi gözlemlenebilir. Bu bakımdan Arendt’in siyasal düşünüş biçimindeki “eylem” halinin insan-siyasal arasındaki mütekabiliyetinin yansımaları izlenebilir.
Siyasalın toplumsal yansımaları, ancak ve ancak bir siyasal temel üzerinden şekillenebilir. Temel olarak bir tercihe, taraf olmaya bağlanma olarak belirginleşen “siyasallaşma” öncelikli olarak bireyler daha sonra toplumların yöneldikleri o “eylem” halinden hangisine yakın olduklarının yansımalarını sunabilmektedir. Çocukluk döneminde başlayan etkisiyle siyasallık, yaşın ilerlemesi ve çevrenin genişlemesiyle paralellilik gösteren bir durumdadır. Siyasal toplumsallaşma bir farkındalığa da yol açarak bireyler ve toplumlar arasındaki farklı düşünce biçimlerini, yönelimleri ortaya koyması bakımdan önemlidir. Siyasal değerlerin öğrenilme süreci olarak da okunabilen “siyasal toplumsallaşma” siyaset ekseninde insan hayatının bir okuma denemesi olarak da belirginlik kazanabilmektedir. Mahmut H. Akın’ın bu çalışması siyasetin bir çatışma alanı olmasından ziyade uzlaşma, iyiye ulaşma çabası olarak okunmasının gerekliliği ve mümkünlüğünü gözler önüne sermektedir.
Siyasallığın Toplumsal İnşası
Mahmut H. Akın
Çizgi Kitabevi
150 sayfa
Yazar: Bilal CAN - Yayın Tarihi: 01.12.2015 11:26 - Güncelleme Tarihi: 07.12.2015 16:45