Uçarı Masallar
Kaynağı "İtalyan çocuk edebiyatı", türü "masal" ve ismi "Bir Telefonluk Masallar"... Bu üçünün bir araya gelmesi, bir kitap hakkında merak uyandırmaya yeter. Çünkü ilkinin cazibesi, ikincisinin kaçınılmazlığı ve üçüncüsündeki meydan okuma karşı konulamaz bir bileşimi ortaya çıkarıyor. İtalyan çocuk edebiyatının en büyüklerinden Gianni Rodari iddiasını henüz ilk sayfada ortaya koyarak kitaba heyecanla girmemizi sağlıyor: Bu masallar, telefon parasını cebinden vermek zorunda olan bir pazarlamacının, çok uzaklardan, her akşam aynı saatte kızını arayarak telefonda anlattığı ve santraldeki görevlilerin bile işi bırakıp dinlediği masallarmış!
Masallar gerçekten kısa; bir iki, bilemediniz üç dört sayfa sürüyor. Her biri, gündelik meseleleri sınırsız hayal unsurlarıyla yoğurarak belli belirsiz bir mesaj veriyor. Dondurmadan yapılmış bir sarayı yiyip bitiren ama yine de doymayan, dalgınlığı yüzünden eşyalarını değil ama vücudunun parçalarını bir yerlerde unutup eve dönen, top oynarken bardak çanak kırmak yerine tam tekmil dayalı döşeli bir binayı yıkmalarına izin verilen çocuklar desem sanırım her biri bir masalın ana fikrini ayan beyan ortaya koymuş olur. Çocuklarla iş birliği yapan bir kitap bu. Onları rahatlatan bir tarzı var. "Uydurukça" diyebileceğimiz çocuk diline sık sık başvuruyor, kelimeleri eğip büküyor. Sözlü kültür ürünü geleneksel masallar içermediği için tekrar ve tekerlemeler barındırmıyor. Yer yer derinleşen ve örtük biçimde verilen mesajlar çocuk okurlarda bir sohbet ihtiyacı doğuruyor ve bu da yetişkin refakatçi okur için güzel fırsatlar yaratıyor. Aynı zamanda çoğu yetişkin okurun, sık sık tanık olduğu ama anlam veremediği, çocuğa dair bazı konularda aydınlanmasını da sağlıyor. "Çocuklar atlıkarıncadan ne anlar?" sorusuna çocuk zihniyle verdiği cevap bunlardan biri. Yeri geliyor atasözlerini sorguluyor, yeri geliyor kralların dokunulmazlığını hatta soruları bile sorguluyor: "Neden bıyıkların kedisi vardır? Neden gölgenin bir çam ağacı vardır?" Gergedan yiyen fare, birdenbire mavi yanan trafik ışıkları, buzdolabından konuşan tereyağı, sitem eden sayılar, görünmezliği tadan çocuklar, uzaya çıkan eski bir asansör, rayından çıkıp ormana giden bir tramvay gibi dünya zindanının sınırlarını zorlayan öğeler her masalda yer alıyor. Yazar, dünya savaşı görmüş, savaştan, siyasetten, ticaretten tiksinmiş, çocuk neşesine sığınmış ve çocuk dışındaki her şeye eleştirel gözle bakar hâle gelmiş ruh hâlini adeta bir ideolojiye dönüştürmüş ve sanki bu meylini "evrensel" kelimesinde yoğunlaştırmış gibi görünüyor. Geleceğe dair tahminlerinde çocukların yıldızlar arası seyahatlere çıkacağına ve dünyadan başka hiçbir gezegende bulunmayan düşmanlık kavramının yeryüzünden de silineceğine yer vermiş.
"Bir gözyaşının ağırlığı ne?"
"Değişir. Şımarık bir çocuğunki rüzgârdan hafif, aç bir çocuğunki dünyadan ağır."
(S. 43)
Duyguyu, empatiyi, özgürlüğü merkezine alan uçarı masallarıyla Rodari hassas kişiliğini dünyanın yıkıcılığından sakınmak için yazmaya sığınmış, yazdıklarıyla gerçeklerden olabildiğince kaçmış bir edebiyatçı olarak kendisi için çizdiği yolu masallarından birinde şöyle özetlemiş olabilir:
Bazı hazineler bir yolu ilk kez aşanlar için vardır ve o yola girmeye ilk kez Kalın Kafalı Martino cesaret etmişti (S. 90).
Kitabın iç sayfalarına küçük renklendirmelerle yumuşatılmış imge karalamaları serpiştirilmiş ancak bunların yoğunluğu kitaba resimli kitap dedirtebilecek bir düzeyde değil. Çeviri oldukça zorlayıcı olmasına rağmen Eren Cendey tarafından başarıyla kotarılmış ve gereken yerlerde dil pürüzsüzce, mizah unsurları kaybedilmeden yerelleştirilmiş. Yeni satın aldığım kitabın 2021 yılında basılan 8. baskıdan olması kitaba ilginin biraz düştüğünü hissettirdiği için belirteyim ki modern masallardan hoşlananların bir seçenek olarak bu kitabı hatırlanmasında fayda olacaktır.
Bir Telefonluk Masallar
Gianni Rodari
Can Çocuk
Ocak 2021
207 Sayfa
Yazar: A. Erkan AKAY - Yayın Tarihi: 21.10.2024 09:00 - Güncelleme Tarihi: 11.10.2024 10:55