Vampir Şövalye, Kara Tahta, Serkan PARLAK

Vampir Şövalye yazısını ve Serkan PARLAK yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemizden okuyabilirsiniz.

Vampir Şövalye

19.10.2015 09:00 - Serkan PARLAK
Vampir Şövalye

Öncelikle çizimlerle başlayayım. Ressam klasik yaklaşıma fazlasıyla bağlı kalmış. En az geleneksel çizim anlayışı kadar klişe bir eleştiri olduğunun farkındayım. Fikrimce artık manga karakterleri tekdüze olmaktan bir an önce çıkmalı. İri gözlü, sivri çeneli, cool erkek kahramanlar; tez canlı kızlar… İtiraf etmeliyim ki aslında sıkıntı yok ve fakat bu mangada işlenen temanın farklı çizim denemelerinin önünü açabileceğini de düşünmeden edemiyorum bir türlü. Çizimlerle ilgili olumlu işlere gelecek olursak, bir kere olayların akışı kesilip her şeyi bilen anlatıcının ikide bir devreye girmesi ve karakterlerin geçmişi hakkında ipuçları vermesi çok başarılı olmuş. Bu yaklaşım klasik çizimlerin etkisini artırmış kanımca, çok akıllıca bir hamle diyeyim. İmgeler ortalama bir okuyucu gözüyle baktığımda duygu değeri yüklü, ancak arada bir düşüşe geçmiyor ve bazı sahneler kaybolmuş, bir yerlere gizlenmiş gibime geldi. Boşluk doldurma sayfalarındaki komik malzemeler, çizim ve konu anlamında tek kelimeyle eğlenceli, değişik ve zenginleşme çabasındaki donanıma katkı sunmakta gecikmiyor.

Gelelim manganın derdine: Her zaman didişen ve birbirini çok iyi tanıyan iki ana kahramanımız olayları sürüklüyor diyerek başlayalım. Bir de kurtarıcımız var. Kişilik olarak iyilik meleği diyebileceğimiz kızımız, bozulan düzenin yeniden kurulması için gövdesini ve ruhunu siper etmiş durumda. Vampirlerden nefret ediyormuş gibi görünen ve fakat aslında kendisi de onlardan biri olan gururlu oğlumuz ise kendisiyle mücadele edip durmaktadır. Kurtarıcı kahramanımıza gelince, onun olayı şu; kızımızı çok önemsiyor. Bazı bölümlerde ana kahramanların önüne geçtiği bile oluyor ki bence bu olmamış. Ancak bu yazıyı birinci cilt için yazdığımızı göz önünde bulunduracak olursak serinin öteki ciltlerini okuyalım görelim diyorum. Ha unutmadan bir de okul müdürü var, olayların mizah unsuru, neşe kaynağı kişi olarak kesinlikle eklenmeli.

Aslında hikâye, detaylı bir biçimde anlatılan, ana eksene açılan farklı yollarla okuyucunun merak duygusunu arttıran kimi özelliklere sahip. İyi vampir-kötü vampir klişesini şimdilik bir kenara bırakalım. Ancak vampirlerin ve insanların aynı okul binasını paylaşması; insanların gündüzcü, vampirlerin gececi olmasının hikâyeye ayrı bir renk kattığını dikkatten kaçırmamak lazım. Öğrenciler aynı okulda okuyor, ancak kimse kimin ne olduğunun farkında değil.

Dramatik mevzuya bakalım şimdi: kötü vampir düşmanı Zero ailesini bunlar yüzünden kaybetmiş. İşin ilginci kendisi de bir vampir. Kızımız Yuki'ye karşı da boş değil bu arada. Yine bir anime-manga klişesi, kızımız kör, bir türlü gerçekleri fark edemiyor, içine düştüğü ortamın farkında değil. Neyse Zero kızı olan sevgisinden sesini çıkaramıyor ancak kurtarıcıyı kıskanmadan da edemiyor.

Ve bomba sahne: Bittim! Zero sonunda kendine engel olamıyor, Yuki'yi ısırıyor. O ölümcül cümle ışıldıyor: " Kan kırmızı parlayan göz bebekleri…" İşte bu, aydınlanma anı, mükemmel sahne! Ha bir de Zero'nun boynundaki dövme ve Yuki'nin kolundaki bileklik ayrıntısı, popüler ergen kültürüne dair izler harikulade bir biçimde sunuluyor. Havada kalan şeyler kaldıysa da bu sayede tam olarak yerine oturuyor.

Birinci cildin sonu: Zero silahını Yuki'ye verir, kendisini öldürmesi için, umarım o gün hiç gelmez sevgili Zero. Mizahi anlatımdan uzaklaşmaya başlıyoruz sevinci kursağımızda kalıyor bu hamleyle! Hay lanet gelsin!

Vampire Knight/Vampir Şövalye 1,Matsuri Hino, Akılçelen Kitaplar, 2013


Yazar: Serkan PARLAK - Yayın Tarihi: 19.10.2015 09:00 - Güncelleme Tarihi: 12.11.2023 12:02
2201

Serkan PARLAK Hakkında

Serkan PARLAK

1975 yılında Bilecik'te doğdu. Ankara Üniversitesi D.T.C.F. Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi. MEB'de öğretmen olarak çalışıyor. İstanbul'da yaşıyor.

Çeşitli türde yazıları Notos Öykü, Radikal Kitap, Futbol Extra, Edebiyat Otağı ve Kırmızı-Beyaz-Siyah'ta (Samsunspor Kitabı, İletişim Yayınları) yayınlandı.

Derlediği "Başka Semtin Öyküleri" adlı öykü kitabı Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi tarafından, ilk romanı "Ormanın Kıyısı" ise Roza Yayınları tarafından yayınlandı.

Serkan PARLAK ismine kayıtlı 95 yazı bulunmaktadır.

Yazarımıza ait 3 kitap bulunmaktadır.