Faydasız Kitaplar 14: Devrimi Bitiremedik, Çünkü Program, Düşünce, Salih BORA

Faydasız Kitaplar 14: Devrimi Bitiremedik, Çünkü Programı Bitmedi yazısını ve Salih BORA yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemizden okuy

Faydasız Kitaplar 14: Devrimi Bitiremedik, Çünkü Programı Bitmedi

10.10.2025 09:00 - Salih BORA
Faydasız Kitaplar 14: Devrimi Bitiremedik, Çünkü Programı Bitmedi

Düşünsenize, evinize bir tadilat yaptırıyorsunuz ve ustaya soruyorsunuz: "Ne zaman biter?" Usta cevap veriyor: "Biter ama hiçbir zaman tamamlanmaz. Çünkü bu ev, ilerlemeye açık bir yapıdır." Tam olarak böyle bir zihinsel ustalıkla karşı karşıyayız Yusuf Akçura'nın "Türk Devriminin Programı" kitabında.

Akçura'ya göre Türk devrimi, sadece bir dizi kanun değişikliği değilmiş; o aynı zamanda bir "fikir", bir "ruh hali", bir "beka duruşu". Bu yüzden de devrim asla sona ermez, "gelişir". Tıpkı bir Windows güncellemesi gibi: "Devrim 3.1 yüklendi. Lütfen bilgisayarınızı yeniden başlatın."

Kitap boyunca devrimin neden başladığı, nasıl sürdüğü ve neden hâlâ bitmediği o kadar öz güvenle anlatılıyor ki, sanki bitmiş bir iş değil de, "şantiyede çıkabilecek eksiklere karşı halkı uyanık tutma kılavuzu" gibi.

Bilim mi? Evet ama… Bizim Gibi Olsan Daha Bilimsel Olursun

Akçura bilime bayılıyor. Tabii "bizim görüşümüzü onaylayan" bilimse bu. Mesela "Homo Alpinus" diye bir antropolojik kavram var; Türk halkını Avrupalılaştırmaya yarıyor. Afet İnan bunun için ölüverecek! İşte bu bilim harika. Ama sosyoloji, halkın neden tepkili olduğunu mu gösteriyor? Hemen sansür! Zira halk dediğin, bazen yanlış düşünebilir. Onu "halk adına" biz düzeltiriz.

Kitap, fikirde hürriyetin savunucusu ama bu hürriyet, bir "yönetmeliğe" tabi: "Fikir özgürdür, ama devrim dışına çıkmadığı sürece."

Tarih mi? Ara, Bul, Uydur!

"Kim ararsa bulur" demiş Akçura bir yerde. Ne kadar samimi! Çünkü kendisi Türklerin medeniyet kuruculuğunu aramış ve… "bulmuş!" Hemen Mezopotamya'ya, Mısır'a, Hindistan'a uzanmış; her yerde bir Türk izi var! Bu kadar sıkı araştırmayla Indiana Jones bile çıkamazdı yola.

Oysa tarihin doğal akışında olanı değil, isteneni bulmak, "siyasi niyetle yazılmış tarih" olur. Ama bu kitapta tarih, "yaşanmışlık" değil; "yaşanmalıydı ama yaşanmadıysa da biz yaşanmış varsayarız" temelli bir destan.

Kitabın ortaya koyduğu düşünsel yapı şöyle bir şey:

İlkeler: Kutsal ama Çelişkili

Şimdi gel, Akçura'nın devrim programındaki dört temel ilkeye bakalım.
Ama bu ilkeler, bildiğin ilkeler değil. Bildiğin derken, lisede ya da askerde öğrenmiş olduğunu var sayıyorum. Değil derken ne var sayıyorum sen düşün artık.
Bunlar, içi boş ama taşınan kutsal emanetler gibi:

Halkçılık: "Halk için her şey" der.
Ama uygulamada halkın yerine karar alınır.
Çünkü halk, halk olmayı henüz hak etmemiştir.

Milliyetçilik: "Milletin çıkarı" der.
Ama millet eleştirirse, düşman ilan edilir.
Çünkü millet, devrime sadakatle bağlı olmalıdır.

Laiklik: "Din ve devlet ayrı" der.
Ama din devletin dışında kalınca sorun çıkar.
Çünkü din, kontrol altında tutulmalıdır.

Devrimcilik: "Sürekli değişim" der.
Ama değişim, aynı şeyin farklı paketle sunulmasıdır.
Çünkü devrim, yenilenmek değil, yeniden ambalajlanmaktır.

Bu ilkeler, bir yandan ilkesel, bir yandan çelişkiye müptela.
Ama sorun yok: "İlkeler kutsaldır; içi boşsa da taşımaya devam edilir."

Sonuç: Program Yazıldı, Güncellemesi Bitmedi

"Türk Devriminin Programı", bir fikir beyanı gibi değil, devletin tek sayfalık işletim sistemi gibi yazılmış. Ne eksik eleştiri kabul ediyor, ne fazlalık öneriye açık. Akçura, Cumhuriyet'in kalbini programlamış ama gönlünü biraz fazla "kontrol"e kaptırmış.

Yine de hakkını yemeyelim: Bu kitap, dönemin "yeniden kimlik inşası" sürecine dair bize çok şey anlatıyor. Tabii, aradaki tarihsel verileri bulabilirseniz. Bugün söylenecek cümle şu: Bu programı güncelleme hususu ne olacak?


Yazar: Salih BORA - Yayın Tarihi: 10.10.2025 09:00 - Güncelleme Tarihi: 01.09.2025 14:38
360

Salih BORA Hakkında

Salih BORA

Yazar, Eleştirmen, Dergici

Salih BORA ismine kayıtlı 59 yazı bulunmaktadır.