Türkçemizin Çiçeği Çocuklar İçin Şiir: Melek Özlem, Edebiyat, Ayşegül SÖZEN DAĞ

Türkçemizin Çiçeği Çocuklar İçin Şiir: Melek Özlem Sezer yazısını ve Ayşegül SÖZEN DAĞ yazarına ait tüm yazıları Kitaphaber.com.tr sitemizd

Türkçemizin Çiçeği Çocuklar İçin Şiir: Melek Özlem Sezer

26.04.2024 09:00 - Ayşegül SÖZEN DAĞ
Türkçemizin Çiçeği Çocuklar İçin Şiir: Melek Özlem Sezer

Tarih boyunca şairler şiirleriyle bir duruş sergilemişlerdir ve şiir söylerken/yazarken bir amaçları vardır. Sevgili Melek Özlem, çocuklara yönelik şiir söylemeniz/yazmanızdaki amaç ve temel duygu nedir? Çocuklar için şiir yazmaya ne zaman başladınız? Niçin çocuklara şiirler yazıyorsunuz?

Sekiz yaşında bir çocuk, ismini bir dergide ilk kez şiiriyle birlikte görüyor. O heyecan, o sevinç, kalemle yarenliğe verdiği o direnç; üçü çocuk on şiir kitabına, üç de şiir ödülüne sebep olacak zemine ne çok şey kattı. Ne zaman heyecanlarımın eskidiğini hissetsem; şiirini göğsüne bastıran o çocuğu anımsarım.

Ve bir şey daha anımsarım. O çocuk, anca otuzundan sonra nitelikli çocuk şiirleriyle tanıştı. Yalvaç Ural'ın Müzik Satan Çocuklar'ı ve İngiltere'de bir sahaftan alınmış devasa bir antoloji ay çarpılması gibi bir etki yaratmıştı. Düşünürüm bazen, Milliyet Çocuk'ta yayınlanan ilk şiirini göğsüne bastıran sekiz yaşındaki kız, nitelikli çocuk şiirleriyle o zaman tanışmış olsaydı kim bilir nasıl da büyülenirdi.

İşte benim sekiz yaşıma vefam ve uktemdir aynı zamanda çocuk şiiri yazmak. Ama asıl o kıpır kıpırlığı, çocuksu zevkleri, yaşantıları, neşeyi çok çok sevmem. Bir yanımın ancak o tarz bir coşkuda kendi kahkahasını işitebilmesi…

İşin duygusal yanı böyle. Akıl tarafında ise yetişkin şiirinin durduğu oynak zeminden hoşnut olmama hali var.

Yetişkin şiirinin yalnız kalışının; şair, okuyucu ve yayıncı cephesinde dara düşmesinin ardında bana göre çocukken şiirle sağlıklı bir ilişki kurmamış olmak belirleyici bir etken. Çocuğa görelik ilkesi başta olmak üzere çocuk edebiyatı kriterlerine uymayan didaktik şiirlerle zorlama bir mecrada tanışmanın şiirden soğutması doğal değil mi?

Şiirle okulda kurulan tanışma biçiminin çocuğun şiiri kaçılacak bir şey olarak görmesiyle sonuçlanması, haliyle ileride de önyargılı olduğu şiirden kaçan bir yetişkine dönüşmesini getiriyor beraberinde. Bundan kurtulmak için çocuğa verilecek ilk şeyin bilgi değil, şiir sevgisi olması gerektiğine inanıyorum. Çocuklar kendi doğaları gibi kıpır kıpır, canlı, yerinde duramayan, çocukluğa özlemi değil çocukluğu anlatan, zevk veren kimi zaman buna hayat bilgisini de katan şiirlerle tanışmalı. Ve şiiri kavrama yetenekleri hoşlanacakları bir şekilde geliştirilerek yetişkin şiirine geçişleri sağlanmalı.

m1 Doğrusu ya, çocuklarla şiir atölyesi yaparken ilk uğraştığım şey önyargıları kırmak oluyor: "Şiir öcü değil, şiir sıkıcı değil. Bak yeminle şiir sıkıcı değil. Bir gün tam da sana uygun olan şiirle karşılaşmak için şiire şans ver."

Oysa şiir çocuğa, çocuk şiire, çocuk şiiri de hayatın neşvesine ne çok yakışıyor.

Çocukların doğduğu andan itibaren ninniler aracılığıyla şiirsel metinlerle tanıştığı hepimizin malumu. Ninniler sizce bireyi şiirle tanıştıran ilk metinler olarak doğru seçimler mi?

Tür olarak evet. Ninni o kadar ihtiyaca dönük ve özel bir şey ki ona yenilerini üreterek sahip çıkmalıyız. Ancak burada belirleyici olan sözel içerik ve müziğin duygusu. Ninninin bir geleneği temsil etmesi kıymetli elbette. Ben halkbilimin içerdiği tüm türleri hazine olarak görüyor ve yenilendiğinde de bugüne çok yakıştırıyorum. Elbette doğru bir içerikte olduğu zaman. Bu nedenle kız çocuklarına bebekle oyna, oğlana savaşa git diye seslenen ninnileri elemek, pek çoğunu da yenilemek gerek. Ayrıca uykuya geçişi kolaylaştıran sakinleştiricilikle, yumuşakla hüznü ayırmak çok önemli. Çünkü bazı ninniler ağıda benziyor.

Oysa ninniyi meditatif bir aktör olarak kullanabilir ve bilinçaltını doğru bir hayat bilgisi donanımına kavuşmak için kullanabiliriz.

Peki çocuklar için söylenen/yazılan şiirler nasıl olmalıdır? Dil işçiliğinden çocuk sesini yakalamaya kadar hangi hususlara dikkat edilmelidir? Çocuklar için yazılmış şiirlerin başat özellikleri neler olmalıdır?

Çocuğa görelik ilkesi başat rolü almalı. Çocuk ruhuna uygun, onun yaşantısını yakalayan, sağlıklı bir duygu öğrenimi veren, şiiri sevdiren ve şiiri hayatına nakşeden bir yapı… Şahsen neşeli, kıpır kıpır halini çok seviyorum çocuk şiirinin. Yetişkin şiirine geçildiğinde zaten hayatın kederli yanlarından epeyce nasip almış bir birikimle karşılaşacak.

Şiirin sesi yaşamın sesidir aynı zamanda. Çocukların yüreğine işlenen o dizelerin müziği her duyguyu barındırır. Çocuklar için yazılmış şiirlerde toplumsal durumların, acıların, göç ve savaşların işlenmesine nasıl bakıyorsunuz? Sizce güç konular şiirlerde yer almalı mı?

Çocuk hayatın içinde her şey şahit oluyor zaten, öyle değil mi? Televizyon, sehpanın üstündeki gazete, büyüklerin konuşmaları, sosyal medya, hele cep telefonları varken çocuğu dünyanın pembeliğine kandırmaya çalışma saflığını anlayamıyorum. Çocuğun odasını pembeye boyamak başka, onu hayata hazırlamak başka.

Böyle bir çağda tek çaremiz çocuğu şahit oldukları karşısında donanımlı kılmaktır. Toplumsal acıları yok saymadan ama acı çığırtkanlığı da yapmadan bakış açısı, etik ve duruş geliştirmesine yardımcı olmak. Ne yazık ki bu toplumda zaten "Hadi hep birlikte onlar için ağlayalım. Diğerlerine de avaz avaz lanet edelim, şiddetle kınadık deyip elimizi taşın altından çekelim." deme geleneği var. Böylece bir iş yaptık zannedip rahatlıyorlar.

m2 Örneğin Gazze. Çocuğun bu durumu öğrenmemesi için sokağa bile çıkmaması lazım. Çünkü sokaklarda afişler ve sloganlar atarak yardım toplayanlar var. Peki ona verilen duygu eğitimi ne? Filistinliler için ağla, biraz para ver. İsrail devletinde bu kıyama sebep olanlara karşı çıkacak doğru eylemi bulmakla uğraşmak yerine tüm Yahudilere düşman ol, bela oku. Toptancı bir yaklaşımla ötekileştir, düşmanlık, kin ve nefret söylemine kapıl. İsrail devletinin uyguladığı soykırıma karşı eylem yapan Yahudileri fark edemeyecek kadar körleş. Hamas'ın yaptıklarını da unut gitsin.

Böyle dengesiz, akıldan ve adaletten yoksun bir duygu öğrenimi pompalanırken; çocuk edebiyatı ne yapmalı?

Bunun örneğimize de uygun karşılığı Ginko Kitap'tan çıkan "Düşman-Barış İçin Bir Kitap" Davide Cali ve Serge Bloch imzalı bir başyapıt. Enfes, enfes bir çalışma. Savaşın anlamsızlığını, düşmanlaşma mekanizmalarındaki saçmalığı o kadar sade bir hikâyeyle, yormadan derinlere inerek, akılla harmanlanarak anlatıyor ki. Yalnızca çocukların değil bence sağduyu ve akılla, üstelik çok yalın bir anlatımla zihin karmaşasından kurtulmak isteyen herkesin edinmesi gereken bir kitap.

Şiir günümüz çocukları için biçilmiş kaftan. Hem kısa metinler oluşu ile hem de çocukların imgelem dünyasına hitap etmesi ile… Tüm bunlara rağmen çocuklar için kaleme alınan metinler genellikle kurmacadan ibaret. Esasında çocuk edebiyatının zirvesini şiir oluştururken şiirin çocuk okurlarla yeterince buluşmadığını gözlemliyoruz. Bunun sebepleri sizce neler olabilir?

Çocuk şiiri, edebiyat geleneği içinde henüz yeni yeni gelişiyor. Yeterince öncülü de takipçisi de oluşmadı.

Şiir çocuğa ne katar? Çocuklar neden şiir okumalı?

Gökkuşağı, mehtaplı gecede yakamoz, vapura bindiğinde suyun köpük köpük oluşunu izlemek, taş duvarda bir papatyanın baş göstermesi hayata ne katarsa şiir de onu katar.

Son olarak sizden bir şiir dizesi istesek... Sizi yormayacak ise birkaç dize de kabulümüzdür.

Gökyüzü kâğıt olsa


Yazar: Ayşegül SÖZEN DAĞ - Yayın Tarihi: 26.04.2024 09:00 - Güncelleme Tarihi: 06.03.2024 11:02
158

Ayşegül SÖZEN DAĞ Hakkında

Ayşegül SÖZEN DAĞ

Yazar. Şair. Editör. MEB kadrolu öğretmeni. MEB özel eğitim genel müdürlüğünün çıkarmış olduğu Özel Eğitim Çocuk dergisi yayın kurulunda. Ankara'da yaşıyor. Gökyüzüne kurduğu çiçekli merdiveninden çocuklar için masallar, hikâyeler ve şiirler topluyor. Çocuk edebiyatı alanında kitaplar yazıyor. Nitelikli çocuk edebiyatı bağlamında çocuğa görelik ilkesini savunuyor. Kelimelerin dünyasında çocuklara, yetişkinlere yazarlık atölyeleri düzenliyor. Yazarlığının yanı sıra çocuk ve ilk gençlik kitapları editörlüğüne devam ediyor. Çocuk Vakfının Çocuk Edebiyatı Okulu Danışma Kurulu üyesi.

MinikaGo, MEB Özel Eğitim Çocuk, Kardelen Çocuk, Beyazbulut, Hece, Çeto, Diyanet Çocuk, Konya Çocuk, Berdücesi, Yitiksöz dergilerinde yazdı/yazıyor.

Yayımlanmış kitapları: 

Engelsiz Masallar (Cezve Çocuk Yayınları)

Ejderha Evecen ve Üfleme Dersleri (Tulu Kitap)

Kuşlara Ayarladım Saatimi ( Tulu Kitap)

Sekiz Dakika (Tulu Kitap)

Sultan Alparslan ( Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları)

Menekşe Bayramı (Kayalıpark Yayınları)

Afilli Piknikte, Afilli Parkta, Afilli Kütüphanede ( Erkam Yayınları)

Ömer'le Bir Kutu Macera : Birûnî, Cezerî, İbn-i Batuta, İbn-i Baytar, İbn-i Heysem ( Kaşif Çocuk Yayınları)

Ayşegül SÖZEN DAĞ ismine kayıtlı 11 yazı bulunmaktadır.

Yazarımıza ait 12 kitap bulunmaktadır.

Twitter Instagram YouTube Kitapyurdu.com